Filmin 20. dksında kapattıgım nadır yapıtlardan... Neden kapadım bılmıyorum ama bır turlu fılme odaklanamadım.. Yapıt dedım evet cunku sonucta emek verılmıs ama nedense benı bır turlu sarmadı.

ben çok begenerek izlemiştim ve etkisinden uzun süre kurtulamadım.tavsiye ederim.

Filmi beğendim fakat nedenleri açıklamayan bir film.Neden insanlar bir anda kör oldular? sonra tüm ülke kör olmuşken neden doktorun karısına birşey olmadı? film belirsizliklerle doluydu.Ama genel olarak beğendim.Mark Ruffalo\'yu genelde romantik komedi filmlerde görmeye alışmışım.Bu tür bir filmede yakışmış.

filmi beğendiğimi söyleyebilirim filmin tek kötü yönü bu virüs nedir neden önce asya lı adamda gözüktü , yani virüs hakkında bütün sorular bu filmde yanıtsız kalıyor ancak yinede iyi film olduğunu söylenebilir , filmin fazladan psikolojik bir yönü yok ama drama sı oldukça fazla yinede ilginç bir film filmi herkese öneremem ama izlemek isteyen varsada izler

Sakın izlemeyin,sadece vakit kaybı. Yani senaryo boşluklarının olduğu saçmasapan bir yapım. Yahu kardeşim insan izlerken oturduğu yerden yuh dedirtecek sahnelere sahip. Kadın istismarı saçmasapan bir biçimde ve \'\'gereksiz\'\' olarak işlenmiş. Kadın istismarının olduğu sahnelerde kurtuluşun kör olan bir kadından gelmesi de ayrıca saçmalık. Kör olmayan kadın nexiydi filmde anlamlandırmak zor..

ya filmi merak edip fragmanını izleyeyim dedim,doğru düzgün filmden sahne yok ya fragmanda.zaten küçücük bir ekranda görünüyor ondada ancak yazılar var.konusu ilginç ama fragmanı keşke daha can alıcı sahnelerden hazırlasalardı..

Trafikte giden bir araç aniden şöfürü göremediğini söyler arabayı durdurur doktora gider ertesi gün bu hastalığın doktora bulaştığı anlaşılır ve olaylar başlar Film vasat a yakındı başrol oyuncusu madonnaya benziyordu puanım 10/5 izleyip izlememek sizin kararınız =))

Temel duyulardan biri olan duyma duyusunu kaybedinceye kadar hayat kadar önemli olduğunu fark edemeyebiliriz. Ya tüm dünya körleşmeye başlarsa? İşte buna farklı bir bakış açısı bu filmde sizi bekliyor. Çok etkilendim ve ayrıca filmle ilgili yukarıdaki puanın da düşük olduğu kanaatindeyim.

(Devam->)Bakın "[Rec] "in yönetmenleri ne diyor:"Artık seyirciler sadece seyirci değiller, kendilerine daha fazla rol ve interaktif katılım talep ediyorlar.Bu yeni taleplere cevap vermek için de sinemacılar daha yaratıcı yollar arıyor. " [Rec]\'i izleyenler, filmin bu yöndeki talepleri nasıl karşıladığını bilir.İşte gelişen sinemada bu gibi çeşitli yollara başvurmak bence eksiklikten ziyade sinemaya katılan artıdır."Körlük"ün de seyirciyi interaktif kavrayış yolu anlattığım şekillerdedir.Bir de yukarıdaki yazımda da belirttiğim gibi filmin amacı, "nasıl " değil "neler doğurdu "dur.Bu bir bilim-kurgu filmi değil arkadaşlar, filmin sosyolojik anlatımına yoğunlaşın.

ilerleterek izlediğim filmlerden birisidir nolcak acaba bişi olcakmı diye izledim ve hiç bişey olmadı  hatta film elimizde kalmasın fazlalık yapmasın diye attık direk bukadar saçma sapan noldu belli olmayan bi film daha izlemedim heralde hiç bi film için bukadar kötü yorum yapmadım ama tamamen saçmalıktı kesinlikle tavsiye etmiyorum

fılmı ındırdım ama altyazısı yok cıkınca ızlıcem :)

Filmin türü kesinlikle gerilim değil. bazı olaylar çok sacma olsa da ilginç ve ilgi cekiciydi. acaba körler gercekten heryeri beyaz olarak mı görüyor diye dusunuyor ınsan..

Filmde cinsellikten başka birşey yoktu. Her 15 dakikada bir olmasından rahatsız olan bir tek ben miyim bilemedim . Konu farklı ama işleyiş çok yanlış

Güzel bi filmdi...Beğendim.Uzundu ama çok sıkıcı değildi.Sonu biraz belirsiz bitirilmişti ama bence işlenişi çok güzeldi.Bazı sorular cevapsız bırakılmış mesela;o virüs nasıl ortaya çıktı?Ona fazla deyinmemişler.Onun dşında genel olarak güzeldi.

sanırım daha önce karşılaşmadığım bir film ama konusunu okuyunca bile beni gayet etkiledi en kısa zamanda izlemeliyim

kıtabı gıbı deıl tabı ama genede anlatılmak ıstenen şeyı çok güzel anlatıo.

kadro iyi ama film tırt üstelik zamanı gereksiz uzun ve puanı fazla belki yılından beğenmedim

Farklı bir konusu var zaten çivisi çıkmış olan dünya bir de kör olursa ne olur ? Yeryüzünde insandan daha zalim kim var ? Bir bir kadın eşi için ne kadar fedakarlığa katlanabilir ? İzlerken insanı geren üzen çaresiz bırakan bir film, İzlemenizi tavsiye ederim. Julianne More oynamamış adeta yaşamış, oscarlık oyun çıkarmış. 10/8

ailecek izleyerek hataya düştüğüm bir film. işlemeye çalıştığı konu fena olmasa da gerçekten çok gereksiz ve saçma bölümler vardı.

Filmi gerçekten çok vasat buldum. Öncelikle filmdeki belirsizlikler hiç hoşuma gitmedi ve bir türlü filmin içine giremedim. İnsanların neden kör oldukları , doktorun karısının neden bundan etkilenmediğinin de filmde yer alması bence çok daha güzel olurdu. Çünkü filmin konusunun güzel işlenmediğini düşünüyorum. Ayrıca filmdeki cinsel unsurların gösteriminin gereksiz oldğunu düşünüyorum, yani filmde gösterilen cinsel unsurların daha az olmasıyla da film aynı şeyleri anlatabilirdi.

Çoğunluğun 'kör' olduğu-ya da körleştirildiği- günümüz kapitalist-modern sistemde bu 'kör'leşmeyi eğretileme(metafor)bir şekilde kurgulayan filmi çoğumuz anlayamayız malesef..Filmi izlemeden önce uyarlandığı romanın içeriğini iyice anlamak lazım..Aşağıda oyku adlı arkadaşın yorumu da bu konuda yardımcı olabilir..

Müthiş bir filmdi . Mutlaka izleyin

film beklentilerin altında bi sonuçla bitiyor.fakat günümüzde insanların kendi cıkarları ugruna herseyi yapabileceklerini görüyoruz.insanların ne kadar bencil olduklarını görebiliyorus.bir bölümünde monarşi yönetiminin ne kadar kötü sonuçlar dogurdugunu görüyoruz.film izlenemeyecek boyutlarda bir film degil su 28 gün sonra tarzı kadar vasat bir film de de degil ama her kişiye hitap edecek bir filmde değil.bazı soruların cevabını bekliyorsunuz malesef alamadan film bitiyor zaten.cok fazla beklenti içinde olmadan izleyin derim..

berbat bir film sırf bu filme yorum yazmak  için  giriş yaptım izlediğim en berbat filmlerdendi hiç bir sebep yokken insanlar kör oluyor sonra berbat ve sıkıcı olaylardn sonra tekrar bir anda  görmeye başlıyolar. film izlemiş olmak için bile izlenmez keşke izlemeseydim dediğim bir film , filmi izledkten sonra attım çünkü yanlışlıkla biri izler filan yazık olur zamanına kesinlikle izlemeyin !!!!

ilginç bir konusu var ama filmde çelişkiler ve tutarsızlıklar çok fazla buda izleyiciyi sıkıyor.. izlememek pek bişi kaybettirmez..

acaip ilgimi cekti bir an da dünyanın bu tip bir hastalı ğa kapıldıgını düşünsenize :)) tabii hemen düşünülür acaba bunu uzaylılar mı yapıyor bu da deişik bir savaş stratejisi mi olabilir yada olmayabilir bana kalırsa onların bile parmağı olabiliyor abd bunu da yapar fakat ben bu filme bayıldım kaçırılmıycak bir film kesinlikle gidilmesi gereken bir film galiba gözlerimize olan ilgimiz bu filmden sonra daha da bir değer kazanıcak :))

Film başlarda biraz sıkıcı gibi yani ilerlesin hızlansın diye bekletiyo ama begendim farklı bi tür gibi farklı bişi olmus anlatılmaz yasanır bi yanı var. begendim genel olarak ama tabi daha iyi olabilirdi.

Çok berbat bir film değildi ama iyi olduğunu da söyleyemem.. Bir kere film bittiğinde her şeyi tamamıyla anlayamıyorsunuz..Cevabı bulunamayan sorular kalıyor kafanızda.. Filmin sonu da eksik kalmıştı bence..Sonuna kadar fena bir film değilmiş gibi gelmişti bana ama sonunu izledikten sonra kötü olduğuna karar verdim.. Ben tavsiye etmiyorum..

Filmde eleştirilen "bireysellik" olgusu ya da daha politik olması açısından "liberal" düşünce yapısı körlükten yola çıkarak işlenmiş. Birlikte hareket etmek, yardımlaşmak gibi insanları birbiri ile etkileşim içerisine sokan, insanı "toplum" kategorisine yükselten önemli insani duygular olmadan insan yaşamının ne denli zor ve çekilmez olduğunu gözler önüne seriyor film. Ancak bir anda tüm dünya beyaz bir körlüğün pençesine düşerse... İşte o zaman birlik olmak bir anlamda toplum olmak zorunlu hale geliyor. Film çok ince mesajlarla ve orjinal konusu ile izleyeni içine çekiyor. Ağır işleyen bir yapısı var yine de filmin. Bu nedenle ağır işlenen filmlerden hoşlanmayanlar sıkılabilir. Bu arada konuyu daha iyi özümsemek için Jose Saramago'dan kitabını da okuyabilirsiniz. Ki kitap çok daha çarpıcı geldi bana... İyi seyirler...

Bir salgın üzerinden işlenmiş, hastalık açısından felaket senaryosu çıkarılmış ortaya. Önceleri bir hastalık olarak karşımıza çıkan ve hatta bunun üzerinde duran fakat zamanla salgının nelere yol açtığını ve en önemlisi insanların neler yapabileceğinin sınırsızlığı göz önüne getirilmiş çarpıcı olarak. Anlatımı gayet güzel, izlettiriyor kendini. Tabi bazı cevapsız kalan soruların olması da dahil bunlara. İçlerinden en çok Julianne Moore’un oyunculuğunu beğendim. Ses getiren, düşündürücü, etkileyici başarılı bir film.

Bu filmin kitabı da varmış olaylar biraz daha farklı ama üzerinde durulan konu aynı.Filmi izlemedim, izlemek isterim.Bana göre konu çok ilgi çekici fragmanını izlerken insanda çok merak uyandırıyor.İzlemiş olan arkadaşlarımız varsa tavsiyelerini de beklerim... =)

ben sinemaseverim diyebilen herkesin izlemesi gerektiğine inandığım bir film olmuş.. çok başarılı bir anlatım tekniği kullanılmış.. oyuncular ve sahneler kusursuz seçilmiş.. insanın içini burkmayı hatta kulak zarına toplu iğneyle dokunurmuşcasına acı vermeyi göze alabilmiş bir film..   ağlatmayan.. acıtan tarafları yoğunlaştırılmış ve "nedir bu insanın insana zulmü kardeşim"  dedirtmiştir.. izleyin derim..  bi kaç kere..

Fraklı bir film, sonunda bazı şeyler açık kalıyor, hastalığın neden başladığı ve neden bitdiyi bilinmiyor, filmde oyuncu kadrosu mükemmel, bi de filme erotik diyenlerin erotizim anlayışı oldukca düşündürücü, izlenilebilir bir film, puanım 6/10

flim bence müthişti. türünün diğer flimlerine göre daha yavaş anlatılmış ama çok güzel bir anlatıma sahip. konu, oyunculuk herşeyde gerçekten çok başarılıydılar. bence kesinlikle izleyin. NOT: flimden çok birşey beklemeyin yani çok hızlı bir seyiri yok ama sıkılmadan ilk cdsini bitirin arkası zaten geliyor...

Güzel düşündürücü bir yapım sıkılmadan izledim, çok durağan ilerlemiyor ve yerinde bitiyor. Kendince bir senaryo olarak düşünülünce bir problem yok. İzlenilebilir zaman kaybı olarak görmüyorum

Konu çok iyi. Gerçekten böyle bir şey olsa napardanız ? Neler olabilirdi ? Ne yapabileceğiniz ve neler olabileceği tüm gerçekliği ile karşınızda. Mutlaka izleyin. 7/10

hiç bir amacı olmayan bir o kadarda saçma olan bir filmdi kesinlikle izlemeyin zaman kaybıydı

insanoğlunun her ne şartlar altında olursa olsun çiğ süt emmiş olduğunu anlatan,bazı sahnelerde erkek olduğunuzdan utandığınız,bazı sahnelerde çaresizlikten kıvranacağınız bir film.yavaş,dingin bir anlatımla yönetmen bize aksettirmiş konuyu.iyi seyirler...

film internete düşmüş bile..sinemada gidip izlemek yerine evimde izlemeyi tercih ederim.

Bu kadar güzel bir konu, bir o kadar da kötü işlenmiş. konuya yazık etmişler. ama yinede izlemeye değer.

film den beklentim fazlaydı fakat beklentilerim bosa cikti bu kadar iyi oyuncularla ve senaryo ile nasil bu kadar kötü akısı olan bir film yapmıslar merak ettim bu da bi yetenek olmali senaryo o kadar kötü işlenmişki film hemen bitsin diye dakikalari saydim resmen oyuncular hatrina 5/10

izlerken Allah kimseyi gözlerinden etmesin dedim. Malesef görme engelli kardeşlerimizin, kendilerini anlatan bu filmi izleme şansları bile yok. sağlığımızın kıymetini bilelim. Film gayet güzel 10/7

gael garcıa bernal var ızlemek lazım !

insanlar,  insanlıklarından çıkacak vaziyete gelse naparlar?  ya da hayata tutunacağımız  en önemli dayanağımız yokoluverse!  hayatınızı feda ettiğiniz insan sizi neden aldatsın? bunların birer mantıklı cevabıı var tabikide merak ediyorsanız izleyin ve görün. zombili virüslü hastalıklı filmlere benzemiyor.başka bir şey varr şöylee farklıı ,ilginç , haa ibretlik anlar ... hele o son sahne ... inanın bana gerçekten güzell

Vizyondayken izleyemediğime üzüldüğüm ender filmlerden biriydi Körlük filmi:-(( Korku-Gerilim ve sanat bir arada nasıl harmanlanır bu filmde daha iyi anlıyorsunuz dış mekan mükemmel kurgulanmış iç mekan oldukça rahatsız edici, tercihler üzerine o kadar güzel gidilmişki filmi bir solukta izleyebiliyorsunuz karantina alanında yeniden bir toplum inşaa edilmesi bir düzen kurulması ayrı bir güzellikle anlatılmış filmin içerisinde insanı rahatsız eden birçok sahne olduğu bir gerçek yinede ailece izlerken dikkat edilmesi gereken güzel bir film bence.

TÜRLERİN YANINA EROTİKTE KATILMALI ... NEYSE ORALARI GEÇERSEK KONU İYİ GİBİYDİ AMA NİYE KÖR OLDULAR BELLİ OLMUYO YANİ GENE SONUÇSUZ SENARİST BİZLERİN ANLAYACAĞINI MI DÜŞÜNÜYO ...

Bence harika bir film.İnsanlığın sorgulanması açısından bir başyapıt.Puanım 7.0/10

düşünülünce derince..çok güzel bir hikaye..

hayatımda izlediğim en kötü filmdi diyebilirim,bir filmin başlangıcı ve sonu ancak bu kadar saçma ve kötü olabilir tek kelimeyle İZLEMEYİN...

beğendim gayet güzel olmuştu tebrikler sanalda bunları kullanmamızın amacı zaten puan iyi çalışmlar

Bu filmin ilginç bir yanı  filmde kimsenin adının geçmemesidir. Karakter adı yoktur. Karakterler kendilerini yaptıkları işlere ve kendi özelliklerine göre adlandırıp tanıtırlar. "Tanrıkent" ten tanıdığım yönetmen Fernando Meirelles bu filmle yine inandırıcılığa imzasını atmış. Gerçek olmayan bir olayı, gerçekçi bir biçimde anlatmış. Filmi izleyip de, etkilenmemek olası değil. Büyük bütçeli, ayrıca çok büyük bir stüdyo alanına sahip, çok sayıda oyuncunun rol aldığı, iyi çekilmiş bir film. Güzeldi. Çok güzeldi diyemiyorum çünkü filmin finali havada kaldı.

20 dk önce sinemada seyrettim 4 kişi gittik koskoca salonda tek biz vardık..Filmin gerçektende farklı değişik bir konusu var...ben bu tarz filmleri pek sevmem ama yinede hoşuma gitti..ilk 45 dk sı çok sıkıcıydı hatta filmden çıkmayı bile düşündüm , sonra biraz hareketlenme olunca iyi oldu sevdim..ama yinede final sahnesini pek beyenmedim daha güzel yapabilirlerdi hiç beklemediğim anda bitti..konusu güzel olsada bence para verip sinemada seyredilecek tarzda film deil..evde seyredilecek tarzda...

\'\' Liberal Demokrasinin insanları sürüklediği ışıksız ortam \'\' Neden kör olduk .. bilmiyorum ..bunun nedeni bir gün keşfedilir. Ne düşündüğümü söylememi istermisin, ?  - Söyle .. -  Sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum, biz zaten KÖR\' dük. - Nasıl yani gören körler mi ? - Hayır !! Gördüğü halde görmeyen körler. .. 1998 Nobel Ödüllü \'\' Körlük \'\' kitabının yazarı Jose saramagoyu böyle bir eser verdiği için kutluyorum. Filmini izlemedim. Kitabını okursanız şayet anlatılmak isteneni daha net anlayabilirsiniz. İsim yok, adres yok, kısacası hiçbirşey yok ; Çünkü KÖRLÜK olduğunda herşey niteliğini kaybeder. Haziran ayında rajmetli olan Saramago\' yu gönülden anıyorum ...

Senaryosu aslında oldukça ilginç ama ben filmi pek beğenmedim..Yinede Julianne Moore'un oyunculuğuna diyecek birşey yok..

çok çok iyiydi; birçok kişinin de dediği gibi herkese hitap etmeyebilir zaten ''gişe rekoru'' kıramayacağından çok fazla sinemada oynamıyor.oyunculuklar çok üst seviyedeydi en fazla tabii ki Julianne Moore :-) benim takıldığım afişinde 7+ yazması bence en az 13+ hatta 18+ olmalıydı... 7 yaşındaki bir çocuğun bu filmi izlemesi hem ruh sağlığı için zararlı zaten anlaması da çok güç olurdu .. Nitekim 8-9 yaşlarında bir çocuğu annesi filmin yarısında çeke çeke dışarı çıkarmak zorunda kaldı :-)))

son dönemlerde fazlasıyla seyrettiğim felaket filmlerinden sonra ilk kez etkilendim diyebilirim.hatta bazı sahnelerde kanım bile dondu.bir kitap uyarlaması olan körlük yer yer heyecanlandıran,daraltan ve içimde kargaşa yaratan bir film.bu film ne kadar kötü çekilirse çekilsin -ki asla kötü değil- Julianne Moore ve Gael Garcia Bernal o kadar başarılı ki yine de film için kötü diyemezdim.Kullanılan efektler,dış mekan sahneleri oldukça başarılı.ama yine de 4*4lük bir film değil.sahip olduklarını kaybedince mi değerli olurdu yoksa bunun farkındalığına önceden farketmek mi? İlginç bir yaklaşım.iyi seyirler.  

izledim..ütopik bi film.oyuncular gayet iyi.farklı bi konusu var.bu arada julian moore u madonnaya çok benzettim saçlar bakışlar ve üzerindeki atletten de olsa gerek belki...

çok iyi bir kugu merakla izliyorsunuz film bitiyor nedenler diz boyu. sebep sonuç ilişkisi olmayınca tırt bir film.10/5

Filmin özgün bir senaryoya sahip olduğunu belirtmemek filme haksızlık olur.Filmde bazı yerler çok gereksiz ve saçmaydı.Örneğin tek bir kişinin neden bu hastalıktan etkilenmediği konusu havada asılı kalıyor.Bu ve benzeri bir çok bölüm mevcut.Filmden benim anladığım kapitalizm.anarşizm,monarşi ve demokrasinin karşılaştırılması yapılmış.Kapitalizm yıkılırsa düzen nasıl değişir,insanların davranışları ne şekilde olur bunu karantina bölgesinde görmekteyiz.Yine şehirde yaşanan kargaşa bize anarşinin kötülüğünü anlatmaya çalışmış.Sonuçta da "demokrasi en iyi yönetimdir"denilmeye çalışılmış.Ancak bunu anlatmada film bence yetersiz kalmış.Filmin sonu belirsiz bırakılmış ki bu filmin devamının çekilebileceği hissi uyandırıyor.Yine de oyunculuk başarılıydı.İzlenebilir bir film.İyi seyirler.

Bu filmi izleyerek hayatımın 2 saatini boşa geçirmiş oldum .. sonuna kadar yavaş ilerleyen bir filmdi ve irençliğin abartıldığı sahneleri vardı .. sonu tam bir felaketti dalga geçmişler diye düşündüm yani .. cd yide kırıp attım kesinlikle tavsiye etmiyorum ..

SABIRSIZLIKLA BEKLEYEN ARKADAŞLAR İÇİN FİLMİ CUMARTESİ AKŞAMI İZLEDİM İYİ VE BİRAZ SIKICI SAYILAN  BİR FİLMDİ.FARKLI BİR KONUSU VAR TAVSİYE DERİM AMA SİNEMADA GİDİLECEK BİR FİLM DEĞİL BENCE CÜNKÜ NEDENİ NİÇİNİ HİÇ ANLAŞILMIYOR.

İzlenmese de olurmuş. Puanım 6.

"Körlüğü beyaz olarak tarif eden ilk kişi sensin" Başlangıcında bir salgını ve onunla mücadele sürecini izleyeceğimizi, bir gerilim filmiyle karşı karşıya olduğumuzu sansak da ilerleyen dakikalarda işin rengi değişiyor. Ve kendimizi toplumsal düzeni temeline inerek inceleyen bir film izlerken buluyoruz. Başta durumu anlamıyoruz. Belki biraz ironik geliyor gidişat. Filmi bitirip de sindirince oturuyor tablo. Sıfırdan bir düzen kurmak... Hiçbir kuralın olmadığı kapalı bir toplumda kısıtlı kaynaklarla toplum olarak var olma çabası... Gücü ve kontrolü ele geçirmede çeşitli faktörlerin rol oynadığına şahit oluyoruz. Cinsiyet, özel yetenekler, zor kullanma, razı gelme, karşı çıkma... Çeşitli felsefi ve siyasi akımların izlerini bu küçük toplumda görebiliyoruz. Komünizm, monarşi, kapitalizm, ırkçılık (tabi bildiğimiz anlamda değil)... Bunun dışında daha dar çapta insan ilişkilerine de değinmiş. Dış görünüşümüzün bir anlamı kalmasa nasıl tavır alırdık sorusuna ilginç cevaplar vermiş. Muhtaç olmanın, çaresiz ve terk edilmiş olmanın insanı ne şekilde davranmaya iteceğini sorgulamış. İtiraf etmem gereken şey bu filmi kapatma isteğine birkaç kez direnmek zorunda kalışım. Tahammül sınırlarımı çok zorlayan bir senaryo akışı vardı. Neden olduğunu tarif edebilmem çok zor. Ama şimdi filmi özümsediğimde bu anlattığım şeyleri görüyorum. Üzerinde düşünüyorum. Ama tekrar izler miydin diye sorsanız cevabım kocaman bir hayır olurdu. Yine de sizleri bu filmi bir kere izlemeye davet etsem kabahatim büyük olmaz. İyi seyirler...

senaryosu ilginç geldiği için merak ettim ve izledim...oyuncular iyiydi ve film izlerken merak uyandırıyordu...izlerken kendinizi oyuncuların yerine koyuyor ve ben olsam ne yapardım diyte düşünüyorsunuz ancak bir de şu var nedeni belli olmayan bir körlük ve neden bütün şehir kör oluyorda doktorun eşine birşey olmuyor?filmin sonuna kadar nasıl bitecek diye bekliyorsunuz ancak şunu söyleyebilirim ki benim beklediğim gibi bitmedi...filmi izlerken bir bakıyorsunuz ki film bitmiş...bir açıklama getirseler daha güzel olurdu....senaryo güzel düşünülmüş ama iyi kullanılamamış...yinede ben sevdim izlemeye değer derseniz karar size kalmış...

İzlemeden önce, günlerce kabuslar gördüren kitabı muhakkak okuyunuz.

Jose Saramago\'nun enfes romanı...filmi izlemedim ancak kitabı herkese şiddetle tavsiye ederim..içimizdeki hayvanı dışarıya çıkartan, en çiğ ve sığ taraflarımızla yüzleşmemizi sağlayan etkileyici bir anlatım...

Bir filmi güzel yapan nedir? Konusu seneryosu kurgusu ve sonu. Bu filmin konusunu iyi düşünmüşler ama kurgu ve son olarak çok kötü izlenmediği takdirde çok birşey kaybetmezsiniz.Bu filme iyi dersek iyi filmlere haksızlık etmiş olmazmıyız?...

Genelde bir filmde mantık hataları üzerine pek kafa yormam. İzlemek isteyen arkadaşlara önerim ''insanlar durup dururken nasıl kör oldu?'' gibi filmin başlangıcından itibaren göze çarpan 'mantıksızlıklara' pek takılmamaları.

bence baştan sona çok sıkıcı bir film di bir anda kör olan bir adam we daha sonra da kendi kendine tekrar iileşiyor ZAMANINIZI BU FİLM İLE BOŞA HARCAMAYIN BNCE

Filmde sürekli birşeyler olasını bekledim. Filmden çıktığımda aklımda onlarca soru işareti vardı.. :S İnsanların kapatıldıkları yerde yaşadıkları dışında sürükleyici bir yanı yoktu!

Filme vakit kaybı diyenlere çok şaşırdım gerçekten. Bence çok güzel bir filmdi. Konusu çok farklı. Acaba filmde şimdi ne olacak, sonu nasıl olacak diye düşündüm film boyunca. Bence gizem filmleri içinde en iyilerinden bir tanesi. İzlemenizi öneririm.

Herkesin kör hastalığını doğal olarak kapmasına rağmen o kadının hala gözünün görüyor olması tüm olayları temelden sarsıyor. Hiçbir açıklama da yapılmamış. Sonra sebepsiz yere ilk kör olanın görmesi bi anda falan. Filmde belli bir takım mesajlar var ama sırf bu mesajları vermek için senaryoyunun mantıklı olup olmadığına dikkat etmemişler.

Sebep sonuç ilişkisinin olmayışı beni düşündürdü. Ayrıca körlerin eline düşsek neler olurdu bir düşünün der gibi bir filmdi. 10/6

evet biraz ilgimi çekti izlerim bakalım farklı bi konusu var

bence izlemeyin gayet amacsız ve tutarsız bir film olmuş o kdr puanı nerden aldı hiç bi fikrim yok :D evet resmn 2 saatimi boşa harcadım bu film yerine daha eglenceli şeyler izleyebilirsiniz gayet sıkıcı bir film :S

kitabını bulabilirseniz "ki muhakkak bulursunuz" okuyun ????

Berbat ! izlemeyin derim bn . gayet sıkıcıydı :P konusu gereği izlemiştm ama 2 saatim boşuna gitti

Jose Saramago'nun aynı adlı romanından uyarlama. Doğrusu kitap uyarlamalarnda hep eksikler oluo bunda da olmuştur ama gene de müthşti. Zekasına hayran olduğun muhteşem kurguların yazarını hakkıyla anlayıp perdeye aktarmak zor bir iş olsa gerek. herkes körken gören tek kişi olmanın zorluğunu içimize işliyor adeta. gerçek hayattaki gibi. yozlaşmaların nasıl da bulaşıcı bir hastalık gibi herkesi esir alması tokat gibi çarpıyor insanın yüzüne. Festivalde izlemiştim şimdi tekrar gösterime girince tekrar izlesem mi diye düşünmekteyim... Ayrıca Gael Garcia ya değmez mi?....

öncelikle filmi izlerken film sık sık "28 gün sonra" filmini hatırlattı bana...hatta karantina bölgesinden çıktıktan sonraki sahneler neredeyse o filmle birebir aynıydı...dahası her iki filmde de insanlara topluca birşeyler oluyor ve insanlar bir anda ilkel benliklerini yani iğrençliklerini ortaya döküveriyor.hiç bir fırsatı kaçırmıyorlar :) ilginç bir filmdi,yer yer sıkıcıydı ama izlemeye değer... tabi filmin vermek istediği mesaj; hepiniz aslında körsünüz,gerçekleri göremiyorsunuzsa,böylesi bir mesajı daha ince yollarla vermesini tercih ederdim :) benim için filmdeki en önemli karakter "inadına" yaşamaya çalışan köpekti...son olarak filmin gerçekliğini de kabul ediyorum.gerçekten başımıza öyle birşey gelse,biz gerçekten de ilkel varlıklarız..gerçi başımıza öyle birşeyin gelmesine gerek kalmadan da yeterince ilkeliz :)

Genelde kitaplardan uyarlama filmlerde kitabı filmden daha çok beğenirim ama Jose Saramago'nun körlük adlı romanında böyle olmadı. Kitabı beğendim evet ama film gerçekten iyi olmuş. Film eleştirmeni sayılmam tabi ama bir sinema tutkunu olarak söyleyebilirim ki gerçekten iyi bir film ve kesinlikle vakit kaybı değil. İnsana kendi gerçek yüzünü gösteren bir film. Kendi gerçek yüzüyle karşılaşma cesareti olan herkese tavsiye edebilirim. Zaten Saramago'nun derdi bize fiziki körlüğü değil manevi körlüğümüzü göstermekmiş ki filmin yönetmeni Fernando Meirelles de bu amacı paylaşmış bence.

bugünlerde en çok merak ettiğim film.. glnce ksnlkle izleyip görüşümü sizinle paylaşırım.. :)

ne denir bu film hakkında tam emin olamadım..filmin başında güzel bir filme benziyo diyosunuz.filmin ilk 45 dakikası heycanlı ve merak uyanıdırıcı bir film olarak gözüküyor ama ne oluyosa bianda sahneler uzuyor,benzer diyolaglar tekrar tekrar söyleniyor,mantık çizgisinden çikılıyor,açıkcası sıkıcı bir film olmaya başlıyor..orta derecede bir film demek bu film için başarı bence.

Kitabını şuan okumaktayım harika bir yazar Josê Saramago.Nobel Edebiyat ödülüne kavuşturdu.Filminin çekildigi hakkında hiçbir fikrim yoktu Başladım çekmeye umarım kitapdaki ayrıntılar güzelce aktarılmıştır.

bir anda herkesin kör olması hayatı nasıl etkiler? Peki herkesin kör olduğu dünyada tek gören kişi olmak? Farklı ve nitelikli bir yapım.

Farklı bir konusu olması dikkatimi çekmişti izlemeliyim diye düşündüm filmi verdiği msjlar güzeldi yeri geldi o doktorun eşini takdir ettim ama o kadar yavaş ilerliyoduki çok sıkıldım  bi ara 4x izleyerek filmi sonlandrdım

Senaryo akışı harika diyecektim ki bir kitap uayarlaması oldugunu çğrendim. kitabı okumadıgımdan uyarlanmış senaryosu konusund fikrim yok . Ama aradaki kopuklukların nedeni belli olmuş. Doğru diyaloglar ile süslenmiş film ama zaman zaman eksik kalmış. Kamera geçişlerini pek beğenmedim ben. Aslında can alıcı noktalardaki karartılar filmin adına bir gönderme olabilir belki ama yine de izleyenler için biraz zorlayıcı ve itici olmuş gibi. Hollywood kurbanı olmadığı çok belli. Farklı bir konu güzel süslenmiş. Oyunculuklar arasında Mark Ruffolo \'nun daha iyi olmasını beklerdim ama filmi Julianne Moore üstlenmiş götürmüş. Şahsi fikrim film gayet başarılı. Şunca kaos içinde, wampirler aşkları gibi fantastik boyutta olan sinema sektörüne bomba gibi düşmüştü hakediyor da. Ayrıca film tekrar tekrar izlenebilecek kalitede. Zaman zaman kaçırdıgımız ayrıntıları tekrar yakalyabiliriz. durağan olsa da güzeldi evet. farklıydı.

Filmdeki herkezin kör olup julianne moore'un kör olmaması ve neden kör olmadığına dair bir açıklık getirmemeleri saçmaydı. Puanım: 10/6

Pek başarılı değilsede iyi oyunculukları ve görselliği için bakılabilir.

çok iyi başlamasına ve  güzel bir film olacağı havasını vermesine ragmen hiçte öyle olmayan film. filmin işlenişi her geçen dakika daha bi sıkıcı hale gelio. filmin son yarım saatini ilerleterek izledim artık. çok sıkıcı geldi. izleyicinin filmin başından beri aklında bulunan soruların hiç biri film sonunda yanıt bulmuyor buda insanı eee ne alaka dedirtiyor birazda kızdırıyor. en azından benim için öle. ayrıca filmdeki cinsellik içeren sahnelere hiç gerek yoktu. olsa bile o kadar uzun uzadıya göstermek saçmalık olmuş. anlıcanız uzun lafın kısası sıkılmak ve sinirlenmek istemiosanız izlemeyen. notum 4/10

kitabını okuyorum ilginç bi hikaye filmini izlemek isterim.

genelde herkes olumlu görüş yazmış..bi yönüyle haklılar aslında, devamlı olarak zombiler veya kıyamet senaryoları olan filmler izlemekteyiz... filmde eksik olan sadece bütün bunlara ne sebep oluyor.acaba ben mi kaçırdım izleyen arkadaşlar beni bilgilendirirse sevinirim...sonuna kadar merak ettim ancak sorumun cevabının bulamadım:(

ah! bu hikaye önce kitapta katledilmiş zaten. saramago’nun aklı gerçekten kurguya hikayeye uygun bir konu bulmuş ve geliştirmiş fakat yeteri kadar değil böyle bir konudan insanı dehşete düşürecek bir hikaye çıkarılabilirdi. hala kitaptan bahsediyorum, böyle bir durumun olduğunu varsayarsak hiçde bu kadar üstünkörü olmazdı her şey. yetmiyormuş gibi garibim konunun hikayesi birde filmle beraber eksiltilmiş. içine etmişsiniz aziz dostlarım ya! birde siz nerde yaşıyorsunuz, nasıl bir müzik kulağına sahipsiniz de bu kadar hikayeye uygun düşmeyen müzikler kullanmışsınız. veee koyu renk gözlüklü kız (kitapta onun adı bu) o kızı canlandıran oyuncunun bu kadar yanlış bir seçim olduğunu hadi castınız anlamadı, içinizden hiç bir insan evladıda mı bu yanlıştan dönmeniz için size yardım etmedi mi? gerçekten hepiniz kör mü olmuştunuz. 5/10

Film çoğunluka durgun bir tempoda geçiyor güzel mesajlar veriyor kimi zaman insanı düşündürüyor kimi zaman hüzünlendiriyor kimi zamansa geriyor fakat filmin ortalarında gerçekleşen bazı olaylar beni filmden oldukça soğuttu diyebilirim Sonuç olarak izlenilebilir bir film.

senaryo fikri iyide olayların ilerleyişi çok saçma doktorla karısının tartışması filan o kadar saçma ki. katlanamadım kapadım.

BÖYLE BİR FİLME YORUM YAZMAK İÇİN FİLMİ BİRÇOK AÇIDAN ELE ALMAK LAZIM.ÖNCELİKLE FİLMİN SENARYOSU VE KURGUSUNA BAKTIĞIMIZ ZAMAN FİLMİN BİR SORUN VE SORUNUN NEDENİ ÜZERİNE DEĞİL GAHA ÇOK SORUNUN ORTAYA ÇAKARDIĞI DURUMLAR ÜZERİNE KURULU OLDUĞUNU GÖRÜRÜZ...ÖZELLİKLE İNSANLARIN BU SORUN ÜZERİNDE YAŞAMAYA ÇALIŞMALARI VE VERDİKLERİ MÜCADELE GERÇEKTEN DE İZLENMEYE DEĞER...OYUNCULARIN KALİTESİNE BAKILDIĞINDA DA ÖZELLİKLE BERNAL\'İN PERFONMANSI GERÇEKTEN İYİYDİ HER NE KADAR DA KÖTÜ ROLDE DE OLSA BUNDAN ÖNCEKİ FİLMLERİNDE OYNADIĞI ROLLERDEN DE ANLAŞILACAĞI ÜZERE BEYAZ PERDENİN YENİ YILDIZ ADAYLARINDAN OLDUĞUNU GÖSTERDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM VE KESİNLİKLE İZLENİLMEYE DEĞER BİR FİLM...

sanki biraz havada kalmış senaryo.evet sıkılmadan izlenebiliniyor ama tam net birşey bırakmıyor insanın aklında..

film kitabın yanından bile geçememiş oyunculuklar vasat kitabı okumadan filmi izleseydim kitabı okumazdım diyebilirim iyiki böyle bir hataya düşmemişim

film genel hatları ile sıkıcı sinemada izlemeye değmez farklı konusu da filmi kurtarmıyor

konusu farklı ve güzel bir filmdi insana görmemenin ne demek oldugunu gösteriyor

aslında güzel film hiç işlenmemiş bir konu tek eksigi film son yapamamışlar film sonu yok tam bizim rtüklük film sevişme sahnelerini körlerin gözünden gözterdigi için hiç bişey anlaşılmıyor insan böyle filmler izledikten sonra haline şükretmeli bence izlenmesi gereken bir film

Okulda bana ve sınıfıma bu filmin kitabından sınav olacağımız söylendi. Normalde kitap okumayı çok severim elimden düşürmem ancak \\\'Körlük\\\' çok sıkıcıydı. Kitabı okurken uyuya kalıyordum. Bende bu yüzden filmi izlemeye karar verdim. İkiside birbirinin aynı ama film ekstra sıkıcı ve saçmaydı. Ben bu filmden hiç bir sonuç çıkaramadım. Hiç beğenmedim. Kaliteli bir film ve ya kitap arıyorsanız size bunu tavsiye etmem.

- Bu gece sizin sıranız olmadığı için kıskanmayın hanımlar.ama emin olun kalplerimiz sizinle. Erkekleriniz sizinle gurur duymalı hanımlar hem de çok. Biriniz ölü balık gibiydi ama diğerleriniz profösyoneldi. - Artık sadece sekiz kişiyiz - Öyle mi ne oldu? Biri mi öldü? ( sırıtır) - Evet ama önemli değil zaten ölü balık gibiydi. (adam susar ve gider)

senaryo olarak güzeldi :) ama insanın aklında çok soru işareti bırakan filmlerden biriydi :S

keşke kitap olarak kalsaymış!! kitabını çok severek okumuştum lise yıllarımda ama film yine çoğu edebiyat uyarlaması gibi hayal kırıklığı yaşattı..

Ruhum etkileyen nadir filmlerden biri \"Körlük\" . Gidişatı bazılarına sıkıcı gelmiş. Ama filmi kendinizi vererek izlediğinizde konunun içine dalıveriyorsunuz. Fedakarlık, karantina düzeni, insanların hayatta kalma mücadeleleri mükemmel anlatılmış. Bzı sahnelerde kanınız donunuyor. Ve bu tüyler ürperten sahneler özel efektlerle değil, konunun derin gidişatıyla etkiliyor sizi. Gerçekten çok etkileyici bir yapım. İzlenmesi gereken kaliteli bir film olduğunu düşünüyorum.

Körlük’ü izledikten sonra aklıma nedense Öldüren Sis(Ö.S.) geldi.Tematik bir üçlemenin sağlam duran iki filmi gibiler.İnsanların bir yere toplanması, teknolojiden kopup birbirlerinden başka uğraşacak şeylerinin olmaması ilk basit ve somut benzerlik(Düşünürseniz, teknolojinin bizi oyaladığını, meşgul ettiğini görürsünüz.Onun olmadığı yerde bizbize kalırız.).Ö.S.’te etrafı kaplayan beyaz sis tabakası markettekileri dışarı karşı kör eder, yani görüş alanları kısıtlıdır.Körlük’te ise beyaz körlük söz konusudur.İki toplulukta da hakimiyeti ellerine alan zorbalar mevcuttur.Ama kabile liderleri dayanak noktalarında birbirlerinden ayrılırlar; birisi dini seçerken diğeri insanoğlunun temel tutkuları olan para, cinsellik ve güç peşindedir.Evet onlar artık birer kabiledirler.Beton duvarlar falan sizi yanıltmasın.Görebilen tek kişimizin markete gidip yiyecek toplaması, tarih öncesindeki insanların ağaçlardan meyve toplamalarıyla ya da avlanmalarıyla eşdeğerdir.Küresel siyasetin söz konusu olmadığı bu küçük topluluklarda insanlar sadece birbirleriyle rekabet halindedirler. Bir başka benzerlik olay anlatımında ortaya çıkar.Her iki filmde de olayların nasıl olduğu ve nereden doğduğu üzerine konuşulmaz.Ö.S.’te meselenin sadece adı geçer, o kadar.Zaten filmlerin asıl vermek istediği de “neden ve nasıl”lardan çok, neye yol açtığı ve neler doğurduğudur.Böylece insan doğasına eğilip içimizdeki iyi ve kötüye dair ne varsa anlatabileceklerdir.İnsana yoğunlaşmanın en iyi yollarından biri de onu teknolojiden koparıp insan insana bırakmaktır.Zaten olayların nasıllarına inildiğinde iş biraz bilim kurguya kayacak ve öykü, odak noktasını şaşırıp hedefinden sapacaktır.Her iki filmin başarılı bir anlatıma sahip olmasının nedeni de budur. Son benzerlik ise politik söylem meselesinde.Herkes ayrı bir şey söyleyebilir ama herkes arıların kovanda birleşmesi gibi dönüp dolaşıp tek bir yerde birleşir.Politik yanlarını umursamadan kendinizi sadece olaylara kaptırsanız da yine de her iki yapıttan da büyük haz alacağınızı garanti edebilirim.

iyi tamam hoş film insanların kör oldugunda bile neler düşündüğünü hala nelerin peşinde olduğunu anlattı gösterdi ama neden millet kör oluyor ? filmde birden bitiyor hepsinin gözleri yine açılıyor mu? sarışın abla yani doktorun eşi neden kör olmadı ? beni filmde tek etkliyen bir gözü siyah bantlı yaşlı adamın durumuydu ayrıca

JULIANNE MOORE.UN OYNADIĞI FİLMLER ASLINDA HEP BAŞARILI YAPIMLARDI AMA BU FİLMDE AKSİYON, MERAK YARATILAMAMIŞ İÇ KARARTICI VE SIKICI BULDUM...

filmi izleyeli bir hafta falan oldu ama beni pek etkileyen bir film olmadı ama sakılmadan izlenecek bir film sadece neden niçin olayı cok hava da kalımış...

alışılmışın dişinda bir konu. insan merakla sonunu bekliyor. izlemenizi tavsiye ediyorum

filmin çok sıkıcı, gereksiz ve tamamen ziyan olduğunu düşünüyorum. sonuna kadar belki ilginç bir gelişme olur diye bekledim ama hikayeymiş.. kaybettiğim zaman için öyle sinirliyimki, yönetmeni bulsam keserim..

bence güzel bir filmdi konu olarak çok farklı buldum ama izlemenizi tavsiye ederim değişik bir kurgu insanı düşündürmüyoda değil.

ABD\'de bir kaos ortamı oluştuğunda vatandaşına nasıl davrandığını bu filmle de görmüş olduk.

Julianne Moore için izlenir ama gerisi uydurma 6.5

Öncellikle film ile ilgili yorum yapan arkadaşlar mantıksal hataların mevcut olduğunu düşünmüşler.Ancak bu film Nobel Ödüllü yazar Jose Saramago\'nun aynı adlı romanından uyarlandı.Aslında kurgusal ve simgesel bir anlatıma sahip.Burda \"körlük\" ile betimlenmeye çalışılan unsur ; vahşi kapitalist sistem içerisinde kutuplaşan bireyler ve bu kişilerin gittikçe birbirinden uzaklaşması ; bir yandan çok kalabalık ancak bir yandan çok uzak ve yanlız olmaları belki gözleri ilk başta görüyor ama çevrelerine ve diğer insanlara karşı o kadar körler ki.Ancak gerçek anlamda gözleri görmemeye başlayınca yeniden kendilerine ve diğer insanlara dönebiliyorlar.Yani insanlık içinde yeniden insan olduğunu birey olduğunu anlayabilmesi için sanal bir körlük gerekli.Ve yeniden beyaz bir ışık ile aydınlanmalı dünya.Bunun dışında film Cannes Film Festivali\'ndede açılış filmiydi.Oyuncular oldukça başarılı anacak, teknik olarak bazı döngüsel hatalar mevcut.Yinede izlenmeye ve değerlendirilmeye değer olduğunu düşünüyorum.

filmin konusu güzeldi.daha dün gece izledim.beğendim.tavsiye ederim.sıkıcı diyemem.diyenlerde anlamamışlar bence.

İğrenç bir filmdi boşu boşuna para harcamışlar, hayatımda izlediğim en saçma filmlerin başında geliyor.

güzeldi. beğenerek sıkılmadan izledim verdiği mesajlarda önemliydi iyi bir film izlemek istiyorsanız bu filme zamanınızı ayırabilir izleyebilirsiniz

Filmin ilginç bir konusu var, oldukça durağan başlıyor ve bi süre ağır tempoda ilerliyor, çok geçmeden körlük başlayınca sebebini merak ederek sonuna kadar izleme hissi duyuyorsunuz, ama içerikte bazı mantık hataları mevcut, ayrıca akıllarda bazı soru işaretleri de olmuyor değil, mesela körlüğün asıl sebebi hastalık mı yoksa final kısmında fazla ayrıntıya girmeden bahsedilen ilahi bir durum mudur tam anlaşılmıyor, ayrıca söz konusu doktorun eşi neden kör olmuyor bu da açıklanmıyor, izleyicinin hayal gücüne bırakılmış olabilir, böyle bir kurguda bazı mesajları verebilmek adına en az bir kişinin görebiliyor olması gerekiyordu, ama neden sadece onun görebildiğiyle alakalı mantıklı ve açıklayıcı bir sebep yoktu, olsa daha iyi olurdu, aksi halde kafalarda ne kadar soru işareti oluşursa o kadar boş bir film izliyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. ßazı sahnelerde körlerin zaaflarından yararlanarak onların kullanıldığını görüyoruz, bu sahnelerin de film içerisinde etkileyici olması açısından gereksiz yere dramatikleştirdiklerini düşünüyorum, nitekim gören kadın tarafından daha önceden engellenebilir bir durumdu bu, ki izleyenler daha iyi anlayacaktır. Yine de bazı problemleri görmezsek empati kurarak izlediğinizde derinden etkileyip gerekli mesajı verebilir ama bu filmin tamamını kurtarmaya yetmiyor, bu konuyla ilgili daha iyi bir film yapılabilirdi, ve şunu da eklemeliyim ki; final kısmı filmin içeriğine yakışmamış, fazla basit kalmış, hatta konunun ciddiyetini uçuruyor diyebilirim, çok kötü bir film değil, ama boş zamanlarda izlenecek bir film olmaktan da ileri gidemiyor bana göre.

I Can see you diyerek başlyorum :)  Bu tur filmler  çekilsin biraz  gerilim çok ıyı dozda senaryoda kendin i onlarin yerinde  duşundun zaman çok daha anlamiş olursun filmi eleştiriye gelince evet malesef mantik hatalari baya var filmde belritmiş bazi arkadaşlar zaten ne gibi hatalar bunlar zaten mantik hatalari olmasayidi film  çok iyi puan alirdi eminim ben mantik hatalarina ramen izlenmesi gerek diyorum (:

Kitabı okudum ve çok etkilenmiştim. Hiçbir zaman filmler kitap beklentisini karşılamaz fakat hızlı geçişler olsa da ben yinede filmi de çok beğendim. Kitapta hayal ettiğim çoğu sahneyi gördüm. Ayrıntılara yer verilse zaten filmin 3-4 saat sürmesi gerekir. Jullianne Moore çok severim role çok da yakışmış. Fiziksel körlüğün nasıl manevi körlüklerimizi ortaya çıkardığına nasıl insanlıktan çıktığımız dehşet sağlam bir konu ve çok real..Kesinlikle kitabı okuyup filmi izleyin derim inanın o kadar güzel bir tat bırakıyor ki insanın ruhunda..

Ben filmi sıkılmadan izledim beğendimde ama filmi diğer virüs salgınını işleyen filmlerdeki gibi kaçma,kovalama,bilim adamları, virüsten kaçan insanlar var diye bekleyerek izlerseniz sıkılırsınız. zaten o filmlerin genelde gidişatı bellidir. virüs bir yerdenbirine bulaşır ve herkese yayılır şehir cehenneme döner, başroldekiler bir şekilde virüsü ortandan kaldıracak formülü bulur yada virüslülerden kurtulur gb...bu filmde karantine altına alınan insanların iç hesaplaşmaları, dostlukları ,verdikleri ödün , insanların gerektiğinde ne kadar ileri gittikleri gösterilmiş daha çok. yani diğer  hastalıklı filmlere birde bu yönden bakmışlar. tabiki eksikler akla uymayan şeyler vardı ama bu eksikler en az bu türdeki filmlerinki kadardı. ve körlüğün nerden çıktığını neden olduğunu anlatmaları daha iyi olurdu bence.

Sert sahneler barındırmasına rağmen filmin genelinde bu sertlik yok. rahat izlenebilen bir film. senaryonun ilginçli bunda önemli rol oynuyor. ama kanımca; filmin uyarlandığı kitap muhtemelen daha güzeldir.

Posterler ve afişlerde de simgeler üzerinden gitmişler:Kör olmayan kadın aşkı temsil ediyor çünkü kocasına büyük bir aşkla bağlı, onun için posterde: "Love is blind" yazmışlar.   O sokak kadını şehveti temsil ediyor, filmi izleyenler bilir :) Bu yüzden posterde:"Lust is blind" yazmışlar. Çok güzel olmuş afişler.

Filmi çok mantık aramadan ve empati yaparak izlemek lazım aslında. Yoksa bir sürü mantık hatası bulunabilir ama filmin asıl mesajı güzeldi. Yani bir an o insanların yerine kendinizi koyup, ben bir anda kör olsam ne yapardım diye soruyorsunuz filmi izlerken. İnsan görmenin ne büyük bir nimet olduğunu güzel bir dille anlatıyor. Filmde aşırı cinsellik içeren sahne ve görüntüler olmasa daha iyi olurmuş. Puanım 7/10

Hayatımda bu kadar saçmasapan bir film izlemedim ...Mesaj veriyomuş !!! Yaa mesajını versin ona bişe demiyoruz zaten ama bu kadar bağlantısız nedeni niçini olmayan bi senaryo olabilirmi?? Kocası kadının yanında sevişiyo fln bu nedir yaa saçmalıktan başka bişey değil ... Kısacası film vasatın altında mantıksız durmadan saçmalayan bi senaryoya sahip...

tam gunumuze ornek bır fılme benzıyor ortalıgı zaten vırus sarmıs bakalım ve gorelım .

bence çok güzel bri filmdi değişik bir konusu vardı yani herkesçe izlenmesi gereken bri film olduğunu düşünüyorum=)

Herkes kör olsaydı ne olurdu ? İşte bu film bu sorunun cevabını en mükemmel şekilde veriyor.O kaos ortamı çok güzel yansıtılmış oyuncular çok başarılı ortayada .ok güzel bir film çıkmış.Ben izlerken kendimden geçtim o atmosfere kaptırdım kendimi sizde izlemelisiniz.Puanım 10\\8

Konusunu görünce bu filmi izlemeliyim dedim kendi kendime çok hoşuma gitti konusu ve ister istemez beklentim yükselmeye başladı filme karşı fakat böyle bir konu biraz harcanmış geldi, genelde sahnelerin tek mekanda geçmesi filmin gidişatını kötü yönde etkilemiş, daha büyük bir alanda kargaşayı daha iyi anlatsalar film daha etkileyici olabilirmiş. Kitabını okumadım o yüzden kıyaslama yapamayacağım. İzlenir mi ? farklı bir konu arayanlar bakabilir kesinlikle kötü film değil. 10/6.3

vakıt kaybından baska bır sey degıl. vasat fılmler lıstesıne gırdı kesınlıkle. fragmanda ızledıgınle fılmın tamamını asla bağdaştıramıyorsun.cınsellığın agır bastıgı,konunun abartıldıgını dusunuyorum.  yanı ınsanoğluna sözde mesaj vereyım derken,batırmış ki fılm fılmden çıkmış...son zamanlarda ızledıgım en kötu fılmdı....

arkadaşlar filmin konusu tutarsızlıklarla dolu neden sonuç ilişkisi hiç yok konu askıda kalmış bence evde yada bildisayarda izleyin sinemada gidip izlemeye değmez vasat bir film olmuş 10 üzerinden 5 vereceğim bir film

Saçma sapan film.. Şimdi kalkıp cevap olarak körlüğü anlatmışlar kardeşim ne kadar özgün falan yazmasın sakın kimse yemezler... Moda oldu insanları bir binaya,adaya yada bir bölgeye kapatıp kendi hallerine bırakmak, birbirlerini yemelerini yada fuhuş yapmalarını izlettirmek... bu nedir ya yemişim böyle filmleri... adam gibi film yapında izleyelim.. anlamsız şekilde kör olmalar filmin sonunda tekrar görmeye başlamalar.. bu mu yani film adam kör olmuş karısının yanında başka bir kör kadınla sevişiyo nasıl bir saçmalıksa anlamadım...

İzlemeye 2 saat ayırmaya değecek çok güzel bir film.konusu ilginç,filmin gelişimi ilginç, insanı ben bu durumda olsam ne yapardım diye düşündüren çok sahnesi var (ama kör olarak değil, gören olarak düşünüyorsunuz).sonunu nasıl bağlayacaklar acaba diye düşünürken onu da yapmışlar bence,daha iyi bir son olabilir miydi diye sorarsanız evet aynı şekilde biten daha iyi bir son çekilebilirdi derim ama bu kötü mü derseniz buna cevabım hayır kötü değil.

Bu filmde mantık aramak bana biraz saçma geliyor,neden kör oldular,kadın niye kör olmadı gibi..Burda anlatılmak istenen bir düşünce var..Aslında bu filmin bu kadar tartışılmasını hoş görmek lazım,Imdb\'de de ilk dikkatimi çeken bu filme ya 10 puan ya da 1 puan verilmiş olmasıydı..Fernando Meirelles tıpkı Arka Bahçe ve Tanrıkent\'de olduğu gibi sadece gerçekleri gözümüze çarpmak istiyor..Onun büyüleyici bir senaryo ya da mükemmel bir son beklentisi yok..Bu yüzden az ama öz işler yapıyor..Bu film ayrı zamanda 2008 yılındaki 61.nci Cannes film festivalinin açılış filmidir..Tabii kitabını okurken çok daha keyif aldım ama filmide onun kadar çarpıcı,aslında anlatılmak istenen alt metni aktarması zor olan bir kitap,fakat bana göre sinema uyarlaması oldukça başarılı olmuş..İnsanların kaos ortamında bile bölünmesi,çıkar peşinde koşması,cinsel dürtülerinden kurtulamaması,çaresizlikleri çok iyi aktarılmış..Sonuç olarak ben hayatın gerçeklerini bir de başka açılardan görmek istiyorum diyorsanız,kesinlikle izlemelisiniz..

Film ilk başladığında senaryoyu bilmiş olmama rağmen ard arda kör olan insanları gördükçe ne oluyor dedim kendi kendime,nasıl bir tehdit altında bu insanlar...Başkalarına da bulaşmasın diye insanları götürdükleri yer bir toplama kampından farksızdı,o derece berbattı koşullar.Bir hayvan kadar değer werilmeyen we körlüklerinin boşluğunda birbaşlarına bırakılan insanların yaşadıkları içler acısıydı.Doktorun eşinin film boyunca yaptığı fedakarlıklardı beni en çok etkileyen.Önce kocasının eli ayağı olmak isterken kendini birden diğer insanların da koruyucusu olarak görmeye başladı.Kısacası bence izlenmesi gereken filmlerden birisi,önyargısız bir şekilde...

Blindness’: Görmek ya da görmemek!Evet olmak ya da olmamak kadar keskin bir ifade,bir varoluş meselesi.İnsanın ne kadar aciz bir varlık olduğunun (Herşey bir musibete bakar) en güzel ispatı dramatik bir şekilde filmde bize sunuluyor.Danny Boyle’nin 2002′de ‘28 Days Later’ ile verdiği umutsuz fütüristik yaklaşım ‘Blendness’in 2. yarısında da fazlasıyla görüyoruz.Filmi beğenmeyen kitlenin büyük ihtimalle salt korku filmi izleyeceğiz hayalleriyle filme giden kesim olduğunu düşünüyorum.

benim tek anlamadıgım nokta su oldu, neden sadece doktorun karısı kör olmadı? bunun hakkında bilgi sahibi olan var mı?

hmm filmde "state of nature" ilkesinden esinlenilmiş, yönetimin olmadığı yerde kaos ortamını anlatmaktadır..filmde sarışın kadının başta olaylara sessiz kalmasının nedeni de insanların işte bu kaos ortamında hayatlarını nasıl sürdürebilmeleri gerektiğini göstermektedir..felsefi bir film olmuş,ancak tema yine aynı,izlenmesi gerekir..

kitabın yanına bile yaklaşamamış ama filmin sonuna kitabın son cümlelerini Danny abimizin sesinden dinlemek çok hoştu :) ah saramago ah

filmn sonuna kadr düşündüğm tekşey 'ya böle birşey bizim başımıza da gelseydi' oldu.edebi ve sanatsal açıdan beğenmedm bna pek birşey katmadı ,insani değerlerimi dürtüledi sadce.

şu an izlemeyi bitirdim. filimde toplu tecavüz sahnesi var. o sahnede sinirlerim bozuldu. bu filmi eğlenmek için izlemiştim fakat bende yarattığı etkiyi anlatmam çok zor. \"midem bulandı, başıma ağrılar girdi\" insanlığımdan utandım. keşke seyretmeseydim. filim gereksiz. eğer sizde böyle sapıkca şeylerden etkilenen biriyseniz sakın izlemeyin.

mantıksız anlamsız gereksiz yere sapık vakit kaybı boş bi film.

Bir karantinada nelerin yaşanabileceğini anlatmaya çalışan başarısız bir tek mekan filmi. Filmi oyunculuklar için izledim ama beklentilerimi karşılamadı. Tavsiye etmem. 5/10

Böyle bir konu daha güzel bir şekilde işlenebilirdi.Filme verdiğim 2 saate yanıyorum... 4/10

mükemmel bir sistem eleştirisi. körlük aslında bir tür imge. aslında biz şu an zaten körüz. insanlık birbirine ve doğaya yabancılaşarak çoktan körleşti. herkesin yalnızca kendi çıkarlarını düşündüğü diğer herkesi hiçe saydığı bir sistem de görebildiğinizi iddia edebilir misiniz? işte film durduk yere kör olan bir toplumun başına gelebilecek olan şeylerden yola çıkarak zaten hali hazırda insanlığın girmiş olduğu büyük cehalet dönemine, modern dediğimiz gerici çağa gönderme yapmaktadır. filmi mutlaka ama mutlaka izleyip anlamaya çalışın. biraz da olsa gözlerimizi açmamıza yardım eder belki.

kesinlikle haklısın .yorumlara bi bak herkes \"e ucu açık kaldı filmin \" \" niye böyle oldu\" diyor .maksat zaten biraz düşündürmek insanları .ama büyük çoğunluk düşünmeyi başaramamış ve sadece nedenleri filmin içinde aramaya çalışmış

gayet güzel, izlenmesi gereken film. evet. ama bi de sonunu bağlayabilselerdi. en azından daha farklı şeyler bekliyordum. 2 saatlik film, azda diil. kesin sağlam bi sonu vardır diye bekliyorsunuz, ama onlar sizi şaşırtıyorlar. bu şekilde sonlandırmaları daha bi şaşırtıcı oluyor doğal olarak. izlenmesi gerekenlerden bence..

MArk bufalo sanırım senaristlerin hepsini arıyor tarıyor nerde fikir olarak iyi bir yerden çıkışı olan ama senaryonunun tümünde o iyi fikir havada kalmış ne kadar film varsa hepsinde oynuyor. Walla şu senaryo tam anlamıyla bir fikir ziyanı. yazık günah :)

sinemada seyretmiştim 4 kişi gittik koskoca salonda tek biz vardık..Filmin gerçektende farklı değişik bir konusu var...ben bu tarz filmleri pek sevmem ama yinede hoşuma gitti..ilk 45 dk sı çok sıkıcıydı hatta filmden çıkmayı bile düşündüydüm , sonra biraz hareketlenme olunca iyi oldu sevdim..ama yinede final sahnesini pek beyenmedim daha güzel yapabilirlerdi hiç beklemediğim anda bitti..konusu güzel olsada sinemada seyredilecek tarzda deildi pişman olduydum gittiğme..evde seyredilecek tarzda sıkılmazsınız yinede

bence oyuncular çok iyiydi garcia ve ruffo olmasa izlemezdim zaten ama konusu beni pek etkilemedi:(

Kitaba 10,filme 8 puan veriyorum.Kitap mutlaka okunmalı.

Film " Eğer birden kör olursak başımıza neler gelir, neler yapar, nasıl yaşarız ?" sorgusu değil. Bu bakımdan izlemeden önce bunu aklınızın bir kenarında bulundurun. Aslında senaristler şöyle düşünmüş "Neredeyse tüm benzer filmlerde salgından ötürü ölüp zombi oluyor, vahşileşiyor ve birbirini yiyor; sağlam kalanlarsa onlardan tamamen kurtulmanın yollarını arıyor. Peki herhangi bir salgın insanları öldürmeyip aciz bir duruma soksa neler olurdu?" Filmde verilen cevabı ise değişen bir şey olmayacağıydı kalınabilecek belki de en aciz durumda bile kalsak insan yine vahşi ve bencildir. Olayın özü bu; tüm insanlar birden kör olmuş doğuştan kör olan körler aleminin kralı olmuş. Fazlası spoiler olacak... Herşeyiyle kült bir yapım yine insanları ve insanlığı sorgulayan nitelikte bir film mutlaka izlenmeli.

Mark Ruffalo başrolde diye izlemek istemştm v hayal kırıklığına uğradım..tamemen vakit kaybı...*

FİLMM GÜZELDİ AMA ASIL AMACIM GİDEŞİM MARK RUFFALO OLMASIYDI PİŞMANDA OLMADIM 10 / 8

Fikir ziyanı sananların aksine körlük yalnızca insanı anlatmak için ortaya konulmuş çok güzel bir formül. İnsanı anlatmak gerekir, bu yüz yıl sonra da böyledir. İnsanı anlatmak gerekiyor. Körlük de insanı anlatmanın çok güzel bir yolu olmuş. Anlatılanlar güzel şeyler değil, vahşetli yanımız, igüdelerimiz, medeniyet kisvesinden uzak hallerimiz ve sapkınlığımız her biri burada.

Öncelikle puanım filme değil Senaryoya 6.5/10. filmin senaryosu insanın tüylerini ürperten ve insanı korkutan bir senaryo.Senaryo okadar güzel olmasına rağmenn film ise senaryonun yarısı değerinde bile değil.Filmin uyarlandığı tarih ile filmde ğerçekleşen olaylar düşündürücü şekilde saçmalanmış.Böyle ciddi bir olay karşısında devletin tutumu inanamayacak derecede saçma.Filmdeki gözleri gören kadın karantina halinde iken bir körden emir alıyo :) ama yinede sinemayı seven arkadaşlar kaçırmasın derim filmin sonu ise anlamsız acaba diğerleride görüyorlarmı sorusu akılda kalıyo insanın, bu soru izleyenlerin aklında kalmaması gerekiyodu ve diğer devletlere ne olduğu hakkında ve virüsün nasıl bulaştıgı havdan mı yoksa temaslamı yayıldığı daa insanın aklında soru olarak kalmıyo değil.Ve her oynadğı filmin genellikle tabiri caizse bilğe adamı Danny Glover'a bu filmde daha büyük bir rol verilmeli idi Sinema severlerin izlemesini tavsiye ederim.Bu senaryoya Yazık oldu

Portekiz\'in Nobel ödüllü en ünlü yazarlarından Josê Saramago\'nun muhteşem eseri Ensaio sobre a cegueira\'nın beyaz perdeye aktarılmış hali KÖRLÜK ... Romanda ki kadar derin olmasada müthiş bir sistem, politika ve yaşam eleştirisi getiriyor film gözümüzün önüne ama görebilirseniz ! Fernando Meirelles\'inde hakkını yemeyelim o da çok güzel bir eseri başarılı bir oyuncu kadrosu, kamerası ve ekibiyle ortaya böylesi bir eser çıkarmış .       Film de gerilim gizemden çok görmemiz gereken felsefik ve psikolojik mesajlar var. Kendi kendimize sormamız gereken sorular var. KÖR OLABİLİRSİNİZ AMA DAİMA KÖR KALAMAZSINIZ ! Filmin sonundaki mesajı göremezseniz siz hala körsünüz demektir ...      İzlememiş olup düşünenlere puanına bakıpda aldanmayın ! Mutlaka bir göz atın belki bazı şeylerin farkına varmanızı sağlar! NOT: Sitenin genel hali itibari ile yaş grubu düşük olunca macera filmleri kısacası modern sinemanın düşündürmeyi değilde düşündürmemeyi istediği filmlerin puanı yüksek oluyor bu tür felsefik sistem eleştirisi yapan filmler ise yeni nesil tarafından ne değer görüyor ne de saygı ....      İyi Seyirler ...

sitedeki fimler altındaki yorumlara bakınca çoğu filmin sinemada izlenecek kadar güzelikle olduğu anlaşılıyor .fakat hepsine yetecek kadar para yok :) ... sizce para vermeye değecek bir film mi ?

DEVAM 1: - bu gece sizin sıranız olmadığı için kıskanmayın hanımlar.ama emin olun kalplerimiz sizinle. erkekleriniz sizinle gurur duymalı hanımlar hemde çok.biriniz ölü balık gibiydi ama diğerleriniz profosyoneldi. - artık sadece sekiz kişiyiz. - öyle mi ne oldu? biri mi öldü? (sırıtır) - evet ama önemli eğil zaten ölü balık gibiydi. (adam susar ve gider) Bu gece doktorun karısı 3.koğuşa gider ve kralı öldürür. kendi koğuşuna döndüğünde herkes telaş içindedir. korkuyorlardır. bir savaş başlayacağından endişeliler.onlara zulmeden adam artık ölmüştür ama onlar bunu istemiyorlar çünkü korkuyorlar hala bizi öldürebilirler ,yemek vermeyebilirler. onu öldüreni onlara teslim edelim demeye başlarlar. ama baka bir ses eğer onlar vermezlerse biz alırız der. en sonunda herkes harekete geçer birlik olup onları sömüren düzene karşı çıkarlar.(filmdeki çok güzel imgelerden biride kör oldukları için sıraya dizilip birbirlerinin sırtından tutunarak ilerlemeleri doktorun karısı yol gösterici). ilk ayaklanan kadınlardır ve içlerinden biri gidip 3. koğuşta yangın çıkartır.kendi pisliklerinde yanıp gider hepsi.bütün bina yanmaya başlar.herkes dışarı çıkar. askerler yoktur.kapıyı sorlarlar ve açıktır.artık özgürler.dışarı çıkarlar. etrafta birsürü insan vardır örgütlenmiş yaşamaya çalışıyorlar.insanlar yiyecek bir parça şey için birbirlerine saldırma durumuna gelmişler.heryer yağmalanmış insanlar insanlıktan çıkmış ve heryanda vahşilik. insanlar çıldırmış ve birbirlerine saldırıyorlar. burada olanlarıda içerdeyken olanlarıda gören tek kişi dokturun karısı. bütün bu vahişiliği,acımasızlığı,iğrençliği... gören anlayan tek kişi buna karşı grubundakileri korumaya çalışan kendini feda eden kişi (sanki bir kahraman gibi) doktorun karısı!. Doktor ve karısı kendi gruparını evlerine götürürler ve artık onlar için daha iyi bir hayat başlamıştır. ve birgün ilk kör olan adam görmeye başlar. -Sizin görebiliyorum.gözlerim açıldı.! O günden sonra herkesi bir umut sarar hepsinin gözleri açılacak mıydı? yeniden görebilecekler miydi?  

No­bel ödül­lü Por­te­kiz­li ya­zar Jo­se Sa­ra­ma­go’nun en ün­lü ro­ma­nı ‘Kör­lük’ den sinemaya uyarlanan bir Fernando Meirelles filmi… Brezilyalı yönetmen, “Tanrıkent” ile ilk büyük çıkışını yapmıştı… İzleyip de etkilenmeyen yoktur sanırım. Brezilya gibi günümüzün parlayan yıldızı bir ülkenin arka sokaklarının anlatıldığı “Tanrıkent”; içerdiği şiddet ve etkileyici dramatik örgüsü ile sinema seyircisini sarsmış ve bizde de İstanbul Film Festivali’ nde izlenerek övgüyle karşılanmıştı. Altın küre adaylığını da unutmamalı… Tanrıkent’ de bir uyarlamaydı “Körlük” gibi… Kitabı okuma fırsatı bulamadım, ancak  Tanrıkent’ in Körlük’ le kıyaslandığında orjinaline daha sadık kalındığı yönünde bir kanaat hakim… Her şey kırmızıda bekleyen bir adamın körlüğü ile başlar… Sonra körlük bir salgına dönüşür… Bu salgında tüm körler tecrit edilirler… İçlerinde sadece biri görmektedir… Tecritin canlı tanığı bir kadın; körlerin yaşadığı bu tecrit ortamında çirkinleşen insanlara yol göstermeye çabalayan bir göz… Julianne Moore’ un canlandırdığı bu karakter her şeyin farkında ve tek “görebilen” kişi olarak bir kaosun içinde buluverir kendini… Farkında olmak mı dır bizi tecrit eden? Yoksa körlük mü? Politik bir eleştiri… Zaten bir uyarlanma için José Saramago cesaret isteyen bir tercihtir… Aslına bakarsanız film sonlara doğru içerdiği bu felsefik yapısını kaybederek bir “Felaket filmi” kıvamına dönüşse de kanaatimce amacına ulaşan ve uyarlandığı kitabın hakkını veren bir yapım… Fernando Meirelles’ e başlamak için “Tanrıkent” daha doğru bir tercih olsa da “Körlük” türünün hakkını veren ve oyuncu kadrosu ile – özellikle Danny Glover , Gael García Bernal’ in  dikkate değer oyunu ile- izlenmeyi hakeden bir yapım…

Film çok güzel oyuncularda çok iyi özellikle Mark Ruffalo ve Julianne Moore.

beklediğim gibi değildi.. beğenmedim

Portekizli yazarın kitabından uyarlanmış olan film aslında gerçek anlamda körlük ile ilgilenmiyor bence filmin alt metinleri daha bir önemli . Toplumsal düzenin temelindeki sistemi sorguluyor.İnsanoğlunun düştüğü aczi çok güzel yansıtmış bence , güç ve iktidar hırsının insana nelerin yaptırdığının ,insanın kendi çıkarı için nasıl acımasız olabileceğinin güzel bir filmi .Senaryo ve yönetimi ile başarılı bir film bence.

Allahım bu kadar saçma bi film olabilirmi beynim dumur oldu bu filmi izlerken kör olaydımda izlemeyeydim diyo insan.

sıkılmadan izleyebileceğiniz sıradışı bir konusu olan çok güzel bir film... özellikle Julianne Moore\'nun performansı muhteşem...

Çok kötü bir filmdi, bir filmde toplumu etkileyen bir hastalık, karantina konu alınıyorsa filmin ortasında ya da sonunda o olayın nedenini görmek istersiniz, amacınız bu olur... Ama bu filmde neden-sonuç ilişkisi adına hiçbir şey yok ayrıca çok mantıksız bir yapıya oturtulmuş.. Gören bir kadının kör bir çete liderinin üstesinden gelmesi yerine, bir sürü kör insanın mağdurluğunu elinden hiçbir şey gelmiyormuş gibi izlemesi mesela..

filmi bugün izledim ve monarşinin özellikle son zamanlarda egemen kapital toplum sancılarının etksini insanoğlunun egemen olma dürtüsünün her yerde görünebileceğinin bir örneğini vermiş bize...koğuşlarda egemen olma arzusu kadınları kullanma ve yiyeceğe karşı ezme dürtüsünün şu an yaşanılan kör dünyadan pek farkı olmadığını düşünüyorum hani bu film bir hastalık olarak körlüğe değil bir hastalık olarak sisteme bakmamızı sağlıyor bize

izlenmesi gereken bir film mi hayır. iyi vakit geçirmek için izlenebilirmi onada hayır. konu kötü, havada kalmış, tavsiye edilmez..

film idare eder izlenebilir ama çok büyük beklentiler içerisinde olmamak gerkir...

bu fiLmi tanımLayabiLeceğim tek keLime: "iLginç"... evet cidden "iLginç" bir fiLmdi... fiLm iLginç başLıyor, iLginç iLerLiyor ve vurucu darbeyi sonunda yapıyor (eksik bir darbe ama ne demek istediğini anLatabiLiyor :) )... vurucu darbe derken accayip şaşırtıcı bir finaL bekLemeyin sadece bakış açınızı değiştirin... hiç bir neden oLmadan kör oLan insanLar... düşününce böyLe ama fiLmin sonundaki konuşmadan anLıyoruz ki asLında anLatıLmak istenen çok daha derin... gözünün önündekini görememek, sahip oLdukLarının farkında oLamamak vs... kısaca yok oLan, değerLerini yitiren, duyarsızLaşan yani körLeşen insanLık... ama fiLmde gerçekten körLeşince birbirLerine muhtaç oLdukLarını ve değerLerini far eden insanLar... özeLLikLe kör oLan insanLarın körLükLerini siyah değiL de beyaz oLarak anLatmaLarı kişiLerin gerçek aydınLanışLarına bir gönderme oLabiLir diye düşünüyorum...ve özeLLikLe karantinadaki oLayLardan çıkarıLması gereken dersLer var... öte yandan bu zor durumLarda ayakta kaLmayı görev edinmiş kişi(Ler), peki işLer düzeLdiğinden o(nLar) ne yapar... fiLmden aLıntı yapıyorum "kör oLmuş gibi hisseder(Ler)"... iLginç bir ironi... fiLm iLerLerken, fiLmi düzmantıkLa izLediğim için bazı aksakLıkLar oLduğunu düşünmüştüm.. ama sonundaki konuşmadan sonra bakış açımı değiştirip düşündüğümde anLatıLmak istenenin çok güzeL veriLdiğini düşünüyorum... ayrıca performansLar da çok iyiydi.. juLianna moore zaten kendini kanıtLamış birisi bu fiLme de çok yakışmış.. ama acı gerçek: yaşLanmış :)... mark rufaLLo da iyiydi bence... fiLme bir başyapıt diyemem.. konu daha değişik anLatıLabiLirdi ama sonuçta bu yönetmenin seçimi ve bence vermek istediğini veriyor.. ve bu da fiLmin izLeniLebiLir oLması için yeterLi bence... bu tür anLatımLarı iLginç buLuyorsanız kesinLikLe izLemeLisiniz.. türünü sevenLer zaten kaçırmaz.. ama yok ben öyLe değişik düşünemem derseniz hiç buLaşmayın derim :)

konu itibariyle değişik bir film olduğunu düşündüm ve güzel bir film izleyeceğimi zannettim ama malesef çok vasat bir filmdi. izlerken 2 saati zor bitirdim . sırf sonunu merak ettim diye seyrettim. film içerisinde o kadar çok sahne hatası , kurgu ve açıkcası saçmalık vardıki böyle bir konu ziyan olup gitmiş .burada yazmak isterdim ama izlemeyenler için olmayan tadı kaçmasın. oyuncuların performansı güzeldi ama film bana göre çok vasattı. beğenenlere saygı duyuyorum ama benim için tam bir hayal kırıklığıydı. filmde bir tek şuvardı bir insanın kişiliğinde kötülük yada iyilik var ise herşekilde bu değişmez. kitabını bilmiyorum nasıldır ama filmi illede izlemek isteyenler sabırlı olsun  ve allah gerçekten kör olanlara yardım etsin bizler görenler için büyük bir velinimet.

… -Artık sadece sekiz kişiyiz -öylemi ne oldu? Biri mi öldü? (sırıtır) -evet ama önemli değil zaten ölü balık gibiydi … Trafikte bir adam arabasının içinde kala kalmıştır.etrafta korna sesleri durmak bilmiyor insanlar bağırıyor. Arabadaki adam: - Yardım edin ! Diye çığlık atıyor. Çünkü açıklayamadığı bir şey oldu. Kör oldu ama bu normal bir körlük değil daha çok aydınlanma . çünkü kararması gerekirken her şey aydınlanıyor. Sadece parlak beyaz bir ışık görüyor. Yolda birisi evine götürmek için gönüllü oluyor ve arabasına binip adamı evine götürüyor ve daha sonra arabasını çalıyor! İnanabiliyor musunuz sana yardım edeceğim deyip adamı evine bıraktıktan sonra arabasını çalıyor. İlk hastanın bu kişi olmasıyla beraber hastalık adamın gittiği doktora bulaşıyor ve hızlı bir şekilde herkese yayılıyor. Bütün dünya kör artık. Herkesin gördüğü tek şey beyaz parlak bir ışık ve anlamsızlık. Hükümet araştırma yapmak deney yapmak yerine anlamsız tedaviler açıklıyor . sürekli adamın biri çıkıp televizyonda bir şeyler söylüyor. Her yanı bir korku kaplıyor. Çünkü bu şey çok çabuk yayılıyor . olağanüstü hal ilan ediliyor ve insanlar toplanıp koğuşlara kapatılıyorlar. Devlet korku içindedir. Hastalığa yakalanan binlerce insanı karantina alanlarına götürür.kör insanları sıraya dizerek hücrelerine götürürler sırayı bozanlar vurulur. Eğer düzeni bozarsanız bu birilerini çok korkutabilir. Bürokrasinin ve dünyanın bir işleyişi vardır eğer bu yanlış derseniz kafaya kurşunu yersiniz.! (Körlüğün bulaşmadığı tek kişi doktorun karısı.filmin bu kısmı diğer kısımları gibi oldukça fazla teori üretmeye açık. ) İnsanlar bu yerlere kapatıldıklarında git gide koğuş sayısı artıyor her geçen gün daha fazla kişi geliyor. Ve burada yeni bir düzen kuruluyor. Bürokrasi bütün rezilliğiyle işlemeye başlıyor. Körler krallığı kuruluyor ve 3.koğuştan biri kendini kral ilan ediyor. Kendi kurallarını koyuyor. Kendine köleler buluyor ve kuralarının uygulayıcısı askerleri oluyor. Diğer koğuştakileri sömürmeye başlıyorlar. Yemek yemek istiyorlarsa değerli eşyalarını vermek zorundalar. Ve çok mala karşılık az yemek alıyorlar. Daha sonra verecek eşya kalmayınca başka bir teklif geliyor. BİZE KADINLARINIZI GÖNDERİN ! bu öyle bir çıkmazdır ki yemek yemek zorundaysanız kadınları göndermek zorundasınız. Kadınlar bir gece giderler. Ama gece sonunda içlerinden biri ölür. Kadınların yaptığı bu fedakarlık karşısında erkeklerin konuşmaya bile cesareti yoktur. Adamın karısı döndüğünde yüzüne bakacak cesareti yoktur ve battaniyesinin altına siner. Ertesi gün 3.koğuştaki kralın adamları 2. Koğuşun kadınlarını almaya giderken 1. Koğuştaki doktorun karısına döner ve:

ben pek sevmedim..filmin konusu havada kalıyo ama bu tarzı sevenlerde vardır diye düşüüyorum.

Beğendiğim oyuncuların bir arada olduğu bir film,sinemada izlemeyi çok isteyip gidememiştim.İyiki de gidememişim.Merak ettiğim hiçbir sorunun cevabını alamadım.Pek çok eksiği vardı bana göre.En çok da kişiler arası bağlar çok zayıftı ya da ben hissedemedim.İki saatinizi farklı şekillerde değerlendirmenizi tavsiye ederim.

ne zaman geleceği bilinmeyen bir film ama konu ve senaryo itibarı ile çok ilginç... genç yetenek gael garcia bernal\'de oynuyorsa beklenecek bir yapım...

güzeli,etkili ve anlamlı bir film.

çok ilgi çekici bi film tüm insanlık bi virüs yüzünden kör oluyo ve sadece aralarında bri görüyo süper

Kitabı okurken nasıl bir keyif aldığımı anlatamam. Bunda da Saramago'nun o anlatımı etkili. Aynı zevki filmden beklemek boşunaydı. Filmde Julianne Moore, Mark Rufallo, Danny Glover ve Gael Garcia Bernal'i görüyoruz. Filmin konusu adından da anlaşıldığı gibi körlük. Birisi trafikte aniden kör oluyor ve bu hastalık yavaş yavaş herkese yayılıyor. İşte, kitaptan uyarlama filmler her zaman sorun olur. Mesela buradaki körlük ahlaksal anlamda insanların çöktüğü, birbirine yabancılaştığını belirtmek istiyor; ama olmuyor. Filmde bunu alamıyoruz. Bir tek doktorun karısı kör olmuyor. O da sanırım dini inançları olan iyi bir hristiyandı. Çocuklar bile kör oluyor, bunda da sanırım hrıstıyanlıga göre her insan doğarken günahkar doğar düşüncesi mi etkilydi.Sonra film bir anda bitiyor. Olaylar nasıl gelişmiş, nereye varmış anlaşılmıyor bile. Sadece göstermelik yapmışlar. Hele ki kitabın en heyecanlı yeri olan hastane/hapishane bölümü çabuk geçiyor. Her neyse, sebebini hatırlamıyorum; ama ben bu kitabın son 20 sayfasını okuyamamıştım. Dedim bari filmi izleyeyim de tam olsun. O da ne? Korsan dvd'nin son dakikaları yok. Filmin de sonunu izleyemedim. Bilmiyorum en sonunda ne oluyor cidden bilmiyorum. Belki herkes sağır oluyordur.Ben de, sen de hepimiz de körüz. Etrafımızda olan biten olaylara karşı hep suskunluk içindeyiz. Ta ki sıra bize gelene kadar bu körlüğümüz devam etmekte. "Ama" evet, amaları duyuyorum. Ama ne yapabilirim? ama beni kim koruyacak? ama tek başıma yapsam ne olacak? Ama haklısın sanırım!

Jose Saramago'nun aynı adlı romanından uyarlanan filmde tanıdık isimler olmasına rağmen oyunculuklar vasatın altındaydı, kitabı okumamış olanlar bu yüzden acaba kör değiller mi şüphesine bile düşmüşler. Kitaptan atlanan bazı kısımlar olmasına rağmen geneli itibariyle hikayede kitaba sadık kalınmış. Ayrıca +18 sahneler de mevcut olduğunu hatırlatmakta fayda var 6/10

No­bel ödül­lü Por­te­kiz­li ya­zar Jo­se Sa­ra­ma­go’nun en ün­lü ro­ma­nı ‘Kör­lük’ den sinemaya uyarlanan bir Fernando Meirelles filmi… Brezilyalı yönetmen, “Tanrıkent” ile ilk büyük çıkışını yapmıştı… İzleyip de etkilenmeyen yoktur sanırım. Brezilya gibi günümüzün parlayan yıldızı bir ülkenin arka sokaklarının anlatıldığı “Tanrıkent”; içerdiği şiddet ve etkileyici dramatik örgüsü ile sinema seyircisini sarsmış ve bizde de İstanbul Film Festivali’ nde izlenerek övgüyle karşılanmıştı. Altın küre adaylığını da unutmamalı… Tanrıkent’ de bir uyarlamaydı “Körlük” gibi… Kitabı okuma fırsatı bulamadım, ancak  Tanrıkent’ in Körlük’ le kıyaslandığında orjinaline daha sadık kalındığı yönünde bir kanaat hakim… Her şey kırmızıda bekleyen bir adamın körlüğü ile başlar… Sonra körlük bir salgına dönüşür… Bu salgında tüm körler tecrit edilirler… İçlerinde sadece biri görmektedir… Tecritin canlı tanığı bir kadın; körlerin yaşadığı bu tecrit ortamında çirkinleşen insanlara yol göstermeye çabalayan bir göz… Julianne Moore’ un canlandırdığı bu karakter her şeyin farkında ve tek “görebilen” kişi olarak bir kaosun içinde buluverir kendini… Farkında olmak mı dır bizi tecrit eden? Yoksa körlük mü? Politik bir eleştiri… Zaten bir uyarlanma için José Saramago cesaret isteyen bir tercihtir… Aslına bakarsanız film sonlara doğru içerdiği bu felsefik yapısını kaybederek bir “Felaket filmi” kıvamına dönüşse de kanaatimce amacına ulaşan ve uyarlandığı kitabın hakkını veren bir yapım… Fernando Meirelles’ e başlamak için “Tanrıkent” daha doğru bir tercih olsa da “Körlük” türünün hakkını veren ve oyuncu kadrosu ile – özellikle Danny Glover , Gael García Bernal’ in  dikkate değer oyunu ile - izlenmeyi hakeden bir yapım…

Benim tavsiyem filmi gerçekten seyretmeyin.Çünkü,kapalı alanda sıkışıp kalmış görmeyen insanlara 2 saat boyunca benim gibi katlanamayacak biriyseniz film size göre değil.

çok güzel bi mesajı olan ve mutlaka izlenmesi gereken bi film. ben ilk izlediğimde işte budur dedim. psikoloji ile ilgilenenlerin mutlaka izlemesinde fayda var. filmde aşırı hiçbi sahne yok. ailecek izlenebilir. herkese tavsiyemdir. julianne moore zaten on numara --alıntı: fraghera.co.nr

Şu anda KanalD de veriliyor ancak Türkçe dublajı o kadar kötü ki çok merak etmeme rağmen izleyemiyorum

Filmin belli yerlerinde ,özellikle kadının davranışlarında anlamsızlıklar ve saçmalıklar vardı ama genel olarak beğendim.Klasik bir senaryo değil.Hiç sıkılmadan izlediğim bir filmdi.

filmi izlerken cok sıkıldım film evde duruyo öyle 1.cdsini izledim zar zor ben begenmedim

fragmanı izleyince çok güzeldir diye düşünmüştüm..farklı gelmişti konusu ama yorumlardan dolayı izlemicem sağolun..

körlük insanlara verilen ceza gibi görülsede körlüğün bulaşmadığı juliana Moore cezalandırılmış bence. Çok güzel olmamakla beraber insanlar hakkında önemli izlenimleri aktarmakta.

filmin orijinalini nette bulmak biraz zor benzer isim de bir kaç film var. film bence gidişi kişiden kişiye çok değişik bir film. herkes izlerken ben şöyle yapardım der veya mantık hataları bulur. aslında konusu güzel ama film ele alışı size uyamayabililr. aslında güzelce izleniyor ama daha da iyi olabilirdi dedirtiyor. puanım 7

ben  ilk  filmi  seyrettim  ama  eksik  seyretmişim çünkü  film  indirirken hem  eksik  hem  sonu yoktu  neyse.... kitabı  aldım   yaklaşık  340 sayfa  okudum   sonra  filmi  seyrettim...  muhteşem  diyebilirim ama  şunu  sorabiliriz  doktorun  karısı  neden  kör olmadı ??? bu da  istisna  olsun  onu  bırakın  biz  zaten  körüz bu  açıdan  bakarsak   hayata  dair  ders  verici özellikte günlük  hayatta hareketlerimiz  inanlarla ilişkilerimiz  gerek  davranışlarımız  filmin  ana fikri  olabilir.  son yıllarda  iletişimin artmasıyla  insanlar  artık evinde rahatlıkla  herşeye  ulaşabilmekte... yani  körleşiyoruz...  film  1. körün  evinde  1. körün  gözünü  açmasıyla  bitiyor  ama  kitap  ondan  sonrasını  anlatıyor... sonra siyah  gözlüklü  genç  kız  doktor  ve yaşlı  adam en sonunda  salgınlık  bitiyor..körlük 1.  körle  başladı  onunla  sona  erdi... tebrikler  jose saramago.

Filmi izledim psikolojik olarak derin mesajlar barındırmakta 10/6.5...Böyle bir konumda hangisini tercih ederdiniz sizn gibi kör olanlarımı yoksa sadece dünyada tek görebilen siz olmayımı???

Vahşi kapitalizmin insanı insanlıktan çıkaran korkunç yüzünü yansıtıyor ayrıca....

izlediğim en iyi yapımlardan biri. gerçekten kapitalizm çözkerse kör olmamızada gerek yok bunlar olacak şeyler.oyunculuk kurgu piskoloji çok iyi yansıtılmış tabi anlayana :) gerçekten izlenilmesi gereken bir film...

Filmi ilk izlediğimde anlayamamıştım. :D O kadar da güzel olmamakla birlikte izlenebilir tabisi (:

Herkesin kör olduğu Dünyada tek gören kişi olmak

Senaryo açısından güzel,düşündürdükleri açısından zengin,performanslar yeterli fakat arkasında bıraktığı soru işaretleri yüzünden yeterince güçlü değil..Ama çok sıkılmadan izlenebilir.10 üzerinden 6....

Değişik konusuyla hiç sıkılmadan merakla izledim beğendim güzeldi. 7/10

DEVAM 2: Gözyaşları süzülüyordu.\'mutluluk ve hüzün su ve zeytinyağı gibi değildir. Birilikte var olabilirlerdi.Akan gözyaşının mutluluktan mı hüzünden mi olduğu neden sorulur?\' Tekrar görebileceklerdi.Bu defa gerçekten görebileceklerdi. kim bu körlük örtüsüne tutunacak kadar ürkek olabilirdi ki? kim içteniğin yok olacağından korkacak kadar ap tal olabilirdi. peki korkunç bir yükü kaldırdıktan sonra şimdi tuhaf bir şekilde  sessizliğe bürünen ve özgür kalacak olan bu kadın. o şimdiden şehirdeki bağırışmaları duyabiliyordu. -GÖREBİLİYORUM! (parlak beyaz bir ışık etrafı sardı \'kör oluyorum\' diye düşündü)     Vahşi kapitalizm ve bürokrasinin eğemen olduğu dünya düzeni. hepimizin içinde bulunduğu düzen. insanlar acımasız,duyarsız,duygusuz ve kör! Kendi kapalı kutularını yaratıp kurallar içinde çizgilerden taşmadan yaşamaya çalışıyorlar. . Ama sonra birşey oluyor ve herkes eşitleniyor. herkes aynı koğuşlarda aynı koşullarda nede olsa herkes kör. ve buradada o eğemen dünya düzeninin hakim olmaya başlaması uzun sürmüyor. birisi çıkıp kendini kral ilan ediyor.kendi kurallarını koyuyor.kendi çıkarlarını koruyan geri kalan kimseyi düşnmeyen kurallar. geri kalan herkeside bu kurallara uymaya zorlayıp kölesi yapıyor.acımasız kanun uygulayıcılarıda var tabi  bu kralın. halkı sömürmeye başşlıyorlar hemen. güçlü olan sömürebildiği kadar sömürüyr. iliklerine kadar. ve geri kalan herkes susturulmaya çalışılıyor. ama sonra insanlar birleşiyorlar. yeter artık demenin vakti geldi diyorlar. gururları yeterince yok olduğunda bunun insanlık olmadığının farkına vardıklarında güçsüzler,ezilenler gözlerini açıp bu böyle olmamalı artık duracaksınız diyorlar . bunu söyledikleri zaman gerçekten özgür kalıyorlar ve işte ozaman gerçekten görmeye başlıyolar. Kapitalizmin,bürokrasinin,insan haklarının,kemikleşmiş ve acımasızlaşmış toplum yapısının, sömürülen halkların,direnen insanların bütün bunların sembolik ve harika bir dille anlatıldı harika bir film. Jose Saramago nun romanından harika bir uyarlama. (kim demiş uyarlamalar kötüdür.) Yakalandığımız bu körlük hastalığına umut dolu bir bakış.

Böyle süper bir konuyu nasıl böyle basitçe mahvetmişler gerçekten çok merak ediyorum. Film bir türli hız kazanmıyor sürekli bir şeyler bekliyorsun en sonunda karşılaştığınız şey hayal kırıklığı.Galiba film sadece mesaj vermek istemiş gibi duruyordu. Boşa harcicak zamanınız yoksa izlemeyin.

çok iyi bir film yapmışlar konu ve getirileri hakkındaki saptamalar çok doğru julianne moore çok doğru bir seçimdi ben çok beğendim hatta bi ara içimden küfrettiğim bile oldu ki bu rollerin ne kadar doğru ve senaryonun ne kadar sağlam olduğunun göstergesidir dram sevenlerin kaçırmaması gerek   ayrıca türevi filmler için alt yapı olduğunu düşünüyorum

Körlük filmini izleyince aklıma Mevlana'nın bir kıssası geldi. Mevlana yanında bir dostuyla yürürken bir köşede yanyana sakin bir şekilde oturan iki köpek görürler. Dostu Mevlana'ya şöyle der: Bir biz insanlara bak, bir de şu köpeklere. Nasıl da kardeş kardeş oturuyorlar. Mevlana'nın verdiği cevap hem filmi hem de aslında sistemi özetler: Aralarına bir kemik at da o zaman gör kardeşliklerini. Evet, Körlük (Blindness) filmi içeriğiyle bu kıssasa karşılık mahiyetinde. Aslında Nobel ödüllü bir kitaptan filme uyarlama ama içeriğine benzer filmler, kitaplar epey yazıldı/çekildi. Sebebi anlaşılamayan bir salgın yüzünden ülkedeki herkes yavaş yavaş bir körlüğe maruz kalır. İlk etapta kör olanlar karantinaya alınır ama bu önlenemez bir merhale gelir ve hastalık gittikçe yaygınlaşır. Can tatlıdır gözü kör olsun, demiş Yaşar Kemal... İşte o vakit herkeste bir can telaşı hüküm sürer. Büyük balıklar küçük balıkları yer, büyük çöpler kısa çöpler üzerinde sömürü düzeni kurar. Körler ülkesinde şaşı da padişah olur. Yani bu hastalığın bulaşmadığı tek bir kişi vardır, o da başrol oyuncusu Julianne Moore. Yüce bir anaç ruhuyla elinden geldiğince karantinaya alındıkları bir binada oradakilere yardımcı olmaya çalışır ama tabi ki meyli eşinin üzerinedir fazlalıkla. Dediğim gibi, Körlük filmi aynı isimli kitaptan uyarlanma. Kitabını okumadım fakat okuyanlar kitabın filmden daha iyi olduğunu söylüyorlar. Ki genelde böyle olur, filmler kitabı iyi yansıtamazlar. Körlük filmi insanların düştüğü, düşebileceği çaresizlikleri ve bu çaresizlik karşısındaki yabanî yönlerini anlatması açısından izlenebilir.

begenen arkadaslara soruyorum? neden kadın ılk yapması gerekenı once yapmayıpta sonra hersey daha da mıde bulandırıcı hale geldıgınde elıne makası alıyor,gorupte gormemezlıkten gelen asıl kadın oluyor,,asıl kör olan tek kısı kadın oluyor...bır de bu acıdan dusunun bakalım..ısyan cıkartan adamlar kor ama yıne ısteklerını bı sekılde alıyor....dıger ezık grup ne yapıyor boyun egıyor....ne olursa olsun kadınlarını gonderıyor..yok boyle bı sey....yok boyle bı ınsanlık....asla genelleme yapılmayacak sahneler ....kadının hemen buna bır son vermesı gerekırken,olan olduktan sonra mı hadı ben bı seyler yapayım dıyor..

müthiş film.konu güzel.yansıtma güzel.insanın sinir olduğu dakikalar oluyor.hadi artık yap şu işi dediği dakikalar ama...kısacası izlenmeye değer bir film.

Julianne Moore nasıl kabul ettin bu senaryoyu boş amaçsız uyduruk..

Arkadaşlar ben filmi beğenmedim Bu benim görüşüm tabiki zevkler tartışılmaz.Güzel mesajlar içermesine rağmen bazı bölümlerde film çok durgunlaşıyor.

izlerken körlüğün nedeninden çok sonuçları hakkında durulduğunu farkettim ancak finalinde gerçekten çok iyi bağlamışlardı hayatta herşeyin bi değer taşıdığı üzerinde durulmuştu bu tarz da çok film var ancak böyle bi işleniş hiç birinde yok oyuncularda gayet başarılıydı bence izlenmesi gereken filmlerden iyi seyirler.

jose saramagonun 98 de nobel edebiyat alan romanından uyarlanan bu film kitabı kadar heycanlı ve akıcı değil ama konusu kurtarıyo biraz abartılı olmuş diyenler olabilir ama burada ki körlük salgını kapitalizmi sembol ediyo bence gerçekten güzel konu güzel film kesinlikle izlenmeli ayrıca oyunculara isim verilmemeside yazarın ustalığııı...

Kesinlikle durgun tempoda geçmiyor,Filmin akışı çok iyi.Sonunu merak ediyorsunuz.Güzel mesajlar verilmiş.

Zor şartlarda insanların neye dönüştüğünü anlatması açısından oldukça etkileyici bir film. İzlenmeli.

Gören bir insanın körler ortamında o hallere düşmesi çok ama çok mantıksızdı. İzlemeyiniz.

Bir film yapmışlar ama ne yapılan filmde bir şey anlatılmış ne de bir şey anlatmaya çalışılmış. Filmin bende uyandırdığı izlenim ; Ne?, Neden?, Niçin?, Nasıl?, Ne oldu?, vs. Gibi soruların hiçbirine cevap veremeyişi idi. Bunun dışında Filmin ilerleyişinin yavaşlığı da seyirciyi ayriyeten çileden çıkaran bir unsur. Ben beğenmedim boşa vakit kaybı: Puanım 5/10

çok kötü bir film.sadece tek bir konu doğrultusunda devam ediyor hatta konusu bile yok diyebiliriz.hiç bir şey anlatmıyor film.:(

oyunculuk iyi ama senaryo eksik kalmış sanki ama izlenebilir bir film tabiki...

Film bence çok amaçlı bir filmdi kötü tabirini asla hak etmeyen bir film gayet birşeyleri görmek isteyenlere birşeyleri '' Körlük '' adı altında göstermeyi başarabilen bir film bu kadar kötülüyorsunuz fakat siz kör olsaydınız acaba size kim bakardı.? Bence filmde bazen gerçekleri aramalıyız herşey güllük gülistanlık değildir.. Ayrıca [ TZHA ] Zaten Moore Sonunda kör oluyor..

bir kere burda herkes şahsi fikrini yazıyor hakaret etmeye hakkın yok bende beğenmedim körmüyüm yani benim beğenmediğimide sen beğenmeye bilirsin. Lütfen cahillikten çıkın senin üyeliğini iptal etmeleri lazım

bu haftada bi dram filmi vizyonda ve fragmanini seyrettim guzel filme benziyor.

hikayesi ilginç gelmişti ama dklar ilerledikçe saçma ve gerçeklikten uzak oluşu filmi izlemeye olan isteğimi azalttı...sonuç olarak filmi izledim ve boşa geçen dklarıma üzülerek söylüorum beğenmedim...

Ana tema itibariyle doğal afet filmi olarak gözükse de farklı bir bakış açısıyla orijinal bir senaryo,orijinal bir kurgu karşılıyor bizi.Mark Ruffalo'ya her zamanki gibi hayran kaldım.Bir oyuncuya her rol bu kadar mı yakışır.Öte yandan hiç bir zaman ısınamadığım aktör olan Julianne Moore'ın iyi performans sergilediği tek film bu herhalde. Felsefik açıdan insanoğlunun aslının nereden geldiğini ve medeniyetin hangi koşullar altında gayet bir kolay şekilde yerle bir oluşunu konu edinen bu yapım soru işaretleri yaratan durum analizleri ile izleyiciyi başka bir yöne çekiyor. Kitabı okuduktan sonra bu yorumu yazmayı uygun gördüm ve tabi ki kitabın anlatımı daha lirik ve daha samimi;ancak sinema da hikayeyi anlatırken kendine has avantajlarını kullanarak bizi etkiliyor. Filmi izlerken çok tavsiye edilmez ama aralıklarla durup düşünmek de fayda var bence.Özet olarak kitaptan uyarlama filmler arasında en beğendiklerimden. İZLEYİN derim...7.5/10

fragmanını ziledim konusu ilgimi çekti kesinlikle izlemek istiyorum

Önce kitabını okudum, sonra filmini izledim. İzlenmeye değer bir film. Önemli mesajlar taşıyan bir film. Puanım : 10/7

Bir metafor olarak körlüğün yol açtığı felaketler, insanlığın insanlıktan çıkması gayet etkiliyeci bir şekilde anlatılmış..Görsellik ve oyunculuk iyi..

Açıkçası filmin rahatsız edici bir konusu var. Birden bire bir gün kör oluverseniz ne olur, ama beyaz bulutların üzerindeki gibi bir körlük bu, asla karanlık değil. Karanlığın gözlerimizde değil kalplerimizde olduğunu ve insanların nasıl canavarlaştığını gösteriyor film. Nü ve +18 sahnelerinin olduğunu da not düşmek lazım. Ama filmin sonu beni asla tatmin etmedi. Neydi o öyle? Mutlu son mu yoksa? Kime göre? Neye göre?

bu film için çok şey denilebilir ama nereden başalayacağımı bilemiyorum.film kesinlikle çok felsefi ve ağır bir konuyu işlemiş. öncelikle yorumlarına haberlerine bakıpta izledim ve beklediğim kadar etkileyici ve şok edici bir film çıktı.bu film çoğu kişinin de değindiği gibi bir düzen eleştirisi .bu düzende şu an içinde olduğumuz kapitalist sistem.bu film gelişmiş - azgelişmiş ülke olayına çok etkileyici ve sarsıcı sekilde dikkat çekiyor.aynı günümüzdeki gibi gelişmiş ülkeler azgelişmiş ülkelere yardım ediyor gibi görünüyor ama oysaki çok ta acımasız bir tutum içindeler.sefalet var ama yardım eden yok.kadınlar bir cinsel nesne olarak algılanıyor tüm dünyada bunu bu film kadar sarsıcı anlatan başka bir film var mı? tüm insanlarda var olan başkasına hükmetme ,egemenlik kurma arzusu altında ezilen insanlar hemde çaresiz bunu görebilirsiniz. ses çıkartanlara şu an günümüzde olduğu gibi şiddet uygulama olağan hale geliyor.para tutkusu ve insanların para karsısında ne kadar aciz ve insani özelliklerini kaybettiği çok net. vicdanınızı sorguluyorsunuz izlerken.aslında sadece vicdan da değil sorguladığınız tüm kalbinizle dünyayı sorguluyorsunuz. erkeklerin kadını cinsel açıdan ne kadar aşağı gördüklerini görmek için kör olmaya gerek yok! açlıkla ahlak arasında kalmış o ince çizginin neresinde duruyorsunuz acaba bunu hissetmeniz çini bu filmi izlemeniz gerekiyor.yemek yemek için insanların nelerden fedakarlık yapabileceğini hissetmek mi istiyorsunuz işte önünüzde felsefi yoğunluğu ve ağırlığı ile müthiş bir film duruyor.eğer sığ bakan ve dünyada birşeylerin farkında ve tüm dünyayı kendiniz de dahil eleştirmek isiyorsanız bu filmden başka adres yoktur sanırım.maksadınız sadece keyifli vakit geçirmekten çok vicdanınız ve kalbinizle ilgili bir yolculuğa çıkmaksa işte size bir günümüz dünyası eleştirisi.

bizde d-smart var onda göstercekmiş reklamda gördüm güzel filme benziyo:s

Mark Ruffalo çok sevdiğim bir oyuncu ve yine kendisini çok başarılı buldum.Filme gelince farklı bir konu gerçekten sonuna kadar merakla kendini izlettiren bir yapım.Fedakarlık yoksa zaferde yok dedirten bir film.Puanım 7.5/10

Filmin konusuna bakip, bol gerilimli felaket senaryolu Hollywood filmleri ile karıstırmayin bu filmi. Malum asıl beklenen, bir terörist saldırı sonucu sehirdeki herkesin kör olmasına neden olan bir virüs tum şehre yayılır. Askerler ve hukumet seferber olur, sehir karantinaya alınır, virusluler ile virus bulasmayanlar ayırt edilmeye calısılır, bir kaos ortamı ve sonunda hayalet bir sehir… Aslında bunlar filmde var ama sizi etkileyecek sekilde sunulmuyor. Belki sunulmak istenmiyor. Aslında anlatılmak istenen bambaska… Zaten filmin sinemaya uyarlandigi romanin yazari Jose Saramago da korluk kavramına felsefi acıdan yaklasıyor, ve filmde bizi boyle dusunmeye itiyor… Film bir adamın trafikte kırmızı ısıkta beklerken aniden kor oldugunu anlamasiyla basliyor. Daha sonra film bize “İnsanlık ölmüş arkadas!... Ne insanlar var yaa…” dedirtecek bir  “yardim sever” le tanistiriyor. Fakat fazla uzun surmeden “Kör” olan kocasini yalniz birakmamak icin her seyi göze alan ve kör taklidi yaparak kocasını yalnız bırakmayan Julianne Moore ile tanısiyoruz ve “Vay bee boyle insanlar kaldi mi yaa diyoruz…” Yavas yavas herkes gorememeye baslıyor… Tum kör olanlar ise bir kararla bir hastaneye kapatılıp, kaderlerine terk ediliyorlar. Hic bir ilgilenenleri yok! Askerler haric! Onlarda sadece yemek veriyorlar! Sadece kör olan insanlarin yasadiklari zorluklari izliyoruz. Sonralari hastanedeki “kogus” lar arasinda iktidar kavgasi baslıyor. Tum yemeklere el koyan 3. kogus daki cete, yemekleri  diger koguslardakilere belli bir zaman sonra cinsel iliksiye girme sartıyla dagitmak istiyor. İste bu noktada film, erkek ve kadın izleyicilere bambaska bir soru soruyor. Siz sevgilinizin veya karinizin boyle bir sey yapmasına izin verir misiniz? Kadınlar boyle bir durumda gonullu olur mu? Filmin sonunda ise filmde insanlarin kör olmasına neden olan virus ne? Tedavi? Kör olan insanlar nasıl iyilesecekler? Bunlarin ve bir cok sorunun cevabı yok… Film konuya bambaska bir acıdan yakastıgı icin bu sorulara cevap vermeye de gerek duymuyor zaten… Filmin sonunda Doktorun karısı rolundeki Julianne Moore un ruh hali ve filmin sonundaki anlatılanlara dikkat! Heyecan dolu, gerilim yuklu bir felaket filmi izlemeyi umuyorsaniz hic bakmayin derim… Aksi takdirde hayal kırıklıgı yasayabilirsiniz…

biran önce gelse film çok merak ediyorum

benim için tam bi zaman kaybıydı,kötü de demek istemiorum emek var sonuçta ama vasatın altı bir filmdi ve berbat bi sondu...nerden geldiği bilinmeyen ve nasıl geçtiği bilinmeyen bi virüs neredeyse tüm dünya kör oluo kadına bişi olmuo körler düzelio kadın kör olucam die korkuyo...çok saçma çoook...

izlemeyi düşünüyodum ama yorumlardan sonra gerek kalmadı tskLer arkadaşLar.

Herkesin dediği gibi o soru işaretleri bende de kaldı neden herkes kör oldu? vb... Çok ağır ilerliyor, daha kısa tutulabilirmiş yine de sonuna kadar izletti imdb'ye katılıyorum tam 6.5'luk film o da bazı mesajları için. İyi seyirler!

Bence bu filmden çıkartılacak en önemli ders: "İnsan elindekilerinin kıymetini ancak kaybettiğ zaman anlıyor..."

Güzel bir konu, farklı bir yaklaşım ve maalesef biz insanların her durumdan fayda sağlama amacına yöneldiğimizi anlatan iyi bir senaryo olmuş. Anlatım zayıf kalmış olsa bile içerik güzel. Kitabını okumaya karar verdim. İyi seyirler.

İyi ve değişik bir senaryo oyuncularda iyi. Gidilebilecek bir filme benziyor.

Berbat bir filmdi,seneryodan eser yok,izlemenizi tavsiye etmem.

uzun zamandır bu kadar kötü bir film uyarlaması izlememiştim. Kitabı okuduysanız bırakın derim, tadında kalsın. Gerçekten hayal kırıklığına uğrattı beni...

Çok sevdiğim Portekizli yazar Jose Saramago'un müthiş bir kitabıdır "Körlük". Filmi izlemedim o yüzden film hakkında bir yorumda bulunamayacağım ama romanı her zaman herkese öneriyorum siz değerli Sinemalar.com sitesi takipçilerine de sizinle aynı siteyi takip eden bir üye arkadaşınız olarak tavsiye ediyorum.

bence gayet güzel bir filmdi izlerken hiç sıkılmadım ve aklımda pekte bi soru işareti bırakmadı bıraksa bile film gayet güzeldi ve sonunuda güzel bitirmişlerdi izlenmesi gereken bir film zaten kitaptan çevirme kitabı daha güzel diye duydum.ayrıca devletin bu hastalık karşısında çaresizliği insanların vahşileşmesi gören tek insanın onalra yardım etmesi gayet güzel anlatılmıştı izlenmesi lazım bence...

harika bir hikaye,muhteşem bir drama.herhalde bu zamana kadar 'körlük' üzerine yapılmış olan en spesifik en iyi radikal filmdir..

Uzuuuun bir zaman sonra buraya gelip izlediğim film hakkında birkaç kelâm etmek istedim; bir Saramago' kitap uyarlaması olan "Körlük" okumadan filmi izledi iseniz sizi bir nebze tatmin edebilir, yok şâyet kitabı okumuş olup -hele bir bakayım- deyip izlediyseniz bir tık hayal kırıklığına uğramanız çok uçuk bir şey değil. - işlev olarak, oyuncu kadrosu iyi ama kurgu eksikliği fazlaca çok makaslanmış. Saramago' diyalogları insanı daha bir içine çekiyor diyebilirim... film üzerinden değerlendirecek olursak eğer kitabı okuduysanız da izleyin derim; o karakterleri görmek, kurguyu bilip izlemek keyifliydi puanlama olayına gelirsek: kitap, 10\10 - filmi: 10\5,5

Mark Ruffalo yu J.Moore un kocası yapmak icin epey bir ugrasmıslar :) ancak yine de acayip sırıtmıs :) evet filmin sonundaki mesaj guzel ama yine de cok akıcı ve ic acıcı bir film olmamıs. iyi seyirler

film biraz uzun ve birazda durağan olsada konu olarak ilginçti ve kendini izletiyor. rahatsız edici ve karamsar bi film olsada oyunculuklar iyiydi özellikle julianne moore.. özellikle tavsiye etmem ama vakit kaybı olarakta değerlendirilemez bence.

Konu olarak gerçekten çok iyi fakat işlenişi o kadar basit kalmış ki daha çarpıcı bir hale kesinlikle getirilebilirdi. Ben filmi izlerken sonununda bu durumun oluşmasına sebep olan nedeni merak ederek izledim. Bana göre filmi izletende sonun ne olacağı merakı . Aklınızda oluşan birçok işareti havada kalıyor. Neden böyle oldular sebebi ne? Sanırım bu soruya izleyenler kendine göre cevaplar bulmuştur. Böyle filmlerde en beğendiğim nokta ise verilmek istenen mesaj sebebi ne olursa olsun oluşan kaos ortamında insanoğlunun neler yapabileceğini en iyi yansıtan yapımlardan biri olmuş.

Bunlar neden kör oldu neden bi anda görmeye başladı bi açıklığa kavuştursalarmış aslında.öyle bomboş bi film ne mantığı var ne sonucu.belki, bakın insanlar zor durumda kalınca nasıl yabanileşiyor demek istemiş olabilirler ama zaten biliyoz bunu.açıkcası dvd sini almanızı bile tavsiye etmem.

Alışılmışın dişinda bir konu. insan merakla sonunu bekliyor fakat kadınları filmde yermiş daha ii olabılırdi aslında julianne more cok ii bir performans sergılemiş

ızlerken merak uyandıran fılm bıttıgınde sıkılmadıgınız guzel bır fılmdı

Çarpıcı bir film. Çok etkilendim. Filmin tek handikapı, Hollywood temposuna alışmış seyirciye ağır gelecek olması. Ne yazık ki mesajlı ve üstünde düşünülmesi gereken filmler sinema salonlarında seyircileri sıkıyor; "soap opera" tarzı olmayanlar için belki en iyi çözüm DVDlerini edinmek. Bu güzel film de bunu hakedenlerden... Döne döne seyredilebilecek nitelikte...

baştan sona bayık bir film..ne çeşit bir virüsse tüm şehir,hatta ülke çapında körlük oluyo..saçma sapan bişey sonunda konunun aydınlanacağını düşünüp sonuna kadar izliyosunuz ama gene bir sonuca bağlanmıyo film..bir sürü soru işareti kalıyo kafanızda,boşa zamanınızı harcamayın bu film için

Jose Saramago\'nun ödüllü Körlük adlı kitabından uyarlanan film enteresandı.Önce kitabı okuyup sonra filmi izleyecektim ama sabredemedim.Filmde anlam veremediğim çok şey olduğu kadar beğendiğim bazı sahneler oldu.Bir çok nokta üstünkörü işlenmiş ve derinlikten eser yok diyebilirim.Bulaşıcı bir körlük hastalığı insanları sefalete sürüklerken bir yandan da onları birleştirici güç oluyor.Yaşadıkları ağır tecrübe onlarla birlikte 2 saat boyunca size de etki ediyor.Gerçekçi sahnelerin varlığı filmi yer yer vurucu hale getiriyor.Kadınların uğradıkları muamele sonucunda sergiledikleri dayanışma sahnesi pek samimiydi.Öncesinde de karantinanın ilk günlerinde,yaşlı bir adamın radyosundan dinlenen müziğin,insanların üzerindeki etkisini işleyen sahne güzeldi.O sahnede çalan müziği de beğendim.Filmi müziğe boğmamış olmakla birlikte kısa anlarda kulağa çalınan müzik seçimleri başarılıydı.Efekt olarak küçücük bir \'\'çın\'\'sesi filmin çoğu yerinde hakimdi ve bütünleyiciydi..Julianne Moore\'u çok beğenirim zaten,bu filmde de beğenimi haklı çıkardı.Dramı yaşıyor ve yaşatıyor.Mark Ruffalo,romantik filmlere daha çok yakışıyor.Danny Glover,etkili ses tonu,iyi bir makyaj ve duygusuyla iyi iş çıkarmış,beğendim..Şunu söylemeliyim ki,film epey ağır ve hep bir açılım bekleyerek ilerliyorsunuz.O açılım filmin sonuna doğru anca geliyor.Bu esnada kendinizi daralmış hissediyorsunuz çünkü sanki yönetmen sizi oyalamaya çalışıyor gibi..Biraz sıkılabilirsiniz ama asla kötü bir film değil..

İlginç bir konusu var filmin..Julianne Moore harikaydı.İzlememe değdi.

filmin harika bi konusu var ama BENCE güzel değil. ayrıca bi film bu kadar basit bi şekilde bitirilemez ya. izlediğim filmler arasında en kötü sona sahip olan filmlerden biri belkide en kötüsü. sis filminde ki sonu şuana kadr hiç bi filmde görmedim harika bitirmişlerdi, kesinlikle tahmin edilemeyek bir sondu.

filmin özetini okudum ama hiç bişey anlamadım ve bu körlük mecazenmi

çok sıradışı ve gzel bi filmdi.. baştan sonuna kadar dikkatlice izledim ve hiç sıkılmadım..herkes izlemeli.. :)

körlük ün kitabını biliyorum, okumadım ama arkadaşım anlatmıştı. enteresan bir konu bence, filmi henüz izlemedim ama izlemek istiyorum.

Gael Garcia Bernal için izlerim bu filmi (y)Y tu mama :)

güzel bir film verdiği ders olsun kurgusu olsun ne bilim oyuncuları flan çok beğendim :)

konusu berbat izlenmeye değmeyecek bi film diye düşünüyorum...

Kitabını okuduğum için filmi bana çok yavan geldi üstelik çekim kalitesi de biraz kötüydü. Başka filme vaktinizi ayırın derim.

hani keşke kör olsamda görmesem dediğiniz anlar yada görüntülervardır ya işte öle görüntülere sahip insanın nekadar vahşi bir canlı olduğunu bize bir kez daha hatırlatıyor ne yazıkki

Film " Eğer birden kör olursak başımıza neler gelir, neler yapar, nasıl yaşarız ?" sorgusu değil. Bu bakımdan izlemeden önce bunu aklınızın bir kenarında bulundurun. Aslında senaristler şöyle düşünmüş "Neredeyse tüm benzer filmlerde insanlar salgından ötürü ölüp zombi oluyor, vahşileşiyor ve birbirini yiyor; sağlam kalanlarsa onlardan tamamen kurtulmanın yollarını arıyor. Peki herhangi bir salgın insanları öldürmeyip aciz bir duruma soksa neler olurdu?" Filmde verilen cevabı ise değişen bir şey olmayacağıydı kalınabilecek belki de en aciz durumda bile kalsak insan yine vahşi ve bencildir. Olayın özü bu; tüm insanlar birden kör olmuş doğuştan kör olan körler aleminin kralı olmuş. Fazlası spoiler olacak... Herşeyiyle kült bir yapım yine insanları ve insanlığı sorgulayan nitelikte bir film mutlaka izlenmeli.

Ben hiç beyenmedim puanımda 1.5 çok kötü harika bir konuşu var ama güzel yapamamışlar...

Açkalmayı bilir mısınız.Insanların gecmısten gunumuze savaslara kaynak olarak aclık olmustur.bu flımdede aclıgın tesırın kalıp olmadıgı herkesın herseyı ACLIK kelımesıyle yapa bılecegını kısaca hayatın belkı hıc gormedıgnız yuzunu gosteren dram flımı.cesıtlı hatalrı ele alınıs yonelerınden hatası olsada dusundurmek ıyıdır parıtesıne uyanlar ıcın sıddetle tavsıye ederım

Bir gün yaşadığınız ülkede siz hariç herkes görme yetisini yitirse ne olurdu? Bu sorunun cevabını bence gerçekten ürkütücü ve başarılı bir şekilde vermiş. Hatta bence bazı sahnelerde gerçekten iğrenme ve endişe duygusu yaratan bir film. İzlemenizi öneririm.

yavaş bi tempoda ilerliyor film.sahnelerin çoğu karanlık ve iç karartıcı.ama ben beğendim gene de filmi.bir çok duyguyu aynı anda yaşıyorsunuz.önce merak ve bazı yerlerde sinirlenebiliyosunuz.benim için zaman kaybı değildi.izleyin derim...

Kitaba yeni başladım ama merak edip önce filmini seyrettim galiba bunda okumak daha güzel..

Aslında bu film biraz da hayal gibi iki kere izledim sinemada ve evde arkadaşımla güzel bir film izlenilebilir...

enteresandı. bazı noktalarda durumu aşırı dramatize edişi eğreti dursa da fernando meirelles gayet iyi yönetmiş ve görüntü yönetmeni césar charlone \"kör olan insanların gördükleri\" saf ışıkla paralel bir atmosfer yaratmış. görsel olarak son derece başarılı... ele aldığı durum (karantina merkezindeki hal) akıl karı değildi o biraz tökezletmişti işte. fekat, julianne moore, mark ruffalo ve öteki oyuncular \"rol şov\" yapıyorlar resmen ve takdir etmemek elde değil.

İzlediğime pişman olduğum, bir an evvel bitmesini beklediğim berbat bir filmdi. Böyle saçma bir filmin insanlara verebilecek hiçbir mesajı yok, yok çok şey anladım o mesajı vermiş şu mesajı vermiş ne vermiş yaa, ha verdiği bişey var sıkıcı 2 saat. Bizler aklı başında insanlarız böyle berbat yapımlardan bişeyler almasakta olur. İnanılmaz kopukluk ve inanılmaz saçma sapan bölümleri vardı. Beğenmedim iğrenç berbat bir film izlemeyin.

Yeşil Yol\'dan sonra beğendiğim tek kitap adaptesi film. Jose Saramago körlüğü bir eğretileme (metafor) olarak kullanmış ve bunun üzerinden de insanların içindeki hayvani yönleri ve insancıllığı gözler önüne sermiş. \"Tekrar görebileceklerdi. Bu defa \'gerçekten\' görebileceklerdi.\" \"Kim bu körlük örtüsüne tutunacak kadar ürkek olabilirdi ki? Kim içtenliğin yok olacağından korkacak kadar ... olabilirdi?\"   Julianne Moore beni yine hayal kırıklığına uğratmadan usta oyunculuğunu konuşturmuş. Bu rolün altından başka birinin onun gibi kalkabileceğini düşünemiyorum bile.

filmin içine öyle bir girdimki.julianne nin yaşadıklarını bnde hissetttim resmen.böle içiniz içinize sığmaz uyuz olursunuz ya filme aynı zmanda çok iyidir onlardandı körlük.şükür ettim kıymetini anldım görebilmenin.gerçi filmde bi bakıma görebilmenin ne kadr acı olduğunu gösteriyodu.baya duygusaldı,sonu çok güzel bitti.

Filmi izledikten sonra insanoğlunun yeri ve zamanı geldiğinde nasıl canvarlaştıgını ve ruhsuz bir yaratık oldugunu bir defa daha anlamıs olduk. Tşk Blindness!

Şayet önce kitabı okuyup sonra filmi izlediyseniz kesinlikle yeterli olmayacaktır.. Çünkü kitapta konu daha yoğun ve detaylı betimlenirken film kitapla tamamen paralel gitse bile tam olarak aktaramamış.. Ama kitabı okumamışsanız eğer yeterli bir uyarlama diyebilirim.. Filmi henüz izlememişseniz size naçizane tavsiyem öncelikle mutlaka kitabı okuyun derim.. Kitap sizi alıp enteresan bir distopyaya götürürken, yoğun bir şekilde ontolojik sorgulamalara da daldıracaktır.. İyi seyirler.. Notum: 7,5 / 10

Julianne Moore hayranı olarak film hakkında hiç bir bilgim olmadan öylesine gittim. ilk olarak filme çok etkileyici bir giriş yapmışlar. sonrasında ise konu o farklılığından uzaklaşıp baya sıradan bir hal alıyor. ben pek keyif almadım filmden.adeta 10 dakika başından 10 dakika ortasından birazda sonundan izlense bir fikir alınabilecek tarzda bir yapımdı. bence 4/10 lük bir filmdi.

Julianne Moore\'un oyunculuğuna hayran kaldığım Blindness, rahatsız edici ama güzel bir film. Romanı okumadım, bu yüzden roman uyarlaması yönünden değerlendiremem ama kurgusal açıdan güzel, ve insanı felaket senaryoları düşünmeye iten bir film. Kesinlikle izleyin.

bence film her ne kadar duragan geçse de konu itibari ile değişikti... ben begendim... tabii ki gönül isterdi ki neden bu virüs yayıldı? neden sadece bir kişi kör olmadı? neden onu alıp tedavi üretmediler?gibi soruların cevabı verilsin... ama verilmemiş işte... buna ragmen bence güzel bir filmdi...

uzun suredır bole orjinal bı konusu olan bı flm cıkmamıstı şideet le tavsiye edilir

Bilmiyorum ama filmin konusunu pek sevmedim bu yüzdende izlemek istemem dersem yeri olur.Danny Glover hariç izlemek isteyeceğim bir oyuncuda göremedim zaten

enterasan bir konu ,oyunculuk deseniz gayet iyi,sıkılmadan seyrediyorsunuz.fakat senaryoda bazen saçmalamışlar.ne alakası var niye böyle yapmıyor dediğiniz anlar oluyor. baştan sona sıkılmadan seyrettiriyor

izlensede olur izlenmesede olur.acıkcası sinemaya gitmeye degmez ama evde seyredileebilir.konu ilgınc olsada sonunu tamamlamamaları filmi cok eksik kılmış bence

filmin konusu değişikti ve verdiği mesaj güzeldi. Gerçi körlüğün biranda oluvermesi , bir anda da geçivermesi biraz saçma geldi bana ama etkilendiğim sahneler çoğunluktaydı . değişik , izlenebilir bir film.

filmin sonuna daha da güzel bağlayabilirlerdi. bide hala gören bi kadının orada sonradan hareket edip insanlara yardım etmesi biraz ilginçti. yani senaryo da bi takım değişiklikler olmalıydı.

filmi aylar önce izledim açıkcası ben pek sevmedim...oyunculara bi diyceğim yok ta konusu kötüydü...

ne iyi metafor ne  mükemmel film anla diyor görmez oluşunu...  körlüğümüzün filmini yapmışlar  izlemenizi tavsiye ederim.

ilginç bir konusu vardı.temposu ağırdı ama ne olacak diye merak ettiren güzel mesajlar içeren bi filmdi.tavsiye edilir

Farklı konusu olan, izlenilmesi gereken bir film.. puanım 7.3

Çeşitli mesajlar barındıran bir film. Julianne Moore un performansı ve içeriğinde yer alan, altı çizilmesi gereken öğelerle kendini izlettiriyor. Biraz farklı bir yapım olduğu da belirtmeliyim. Ancak görsellik pek etkili kullanılmamış. Ağır ve kasvetli havası beni sıktı diyebilirim. Sonunun da daha etkili olması gerekirdi bence. Film; başındaki şaşırtıcı şeylerin olacağı ya da gizemli şeylerin açığa çıkacağı beklentisini, sonuyla birlikte maalesef karşılayamıyor.

Uyuyamadığınız ve film aradığınız fakat kafanızın rahat, bilincinizin açık olduğu bir saatte izleyebileceğiniz, ara sıra filmi durdurup o ana kadar izlediğiniz sahneler hakkında kendinizle tartışabileceğiniz, filmin sonunda da 2 saat boyunca gördüğünüz olayların, karakterlerin ve karakterlerin olaylara olan tepkilerinin aslında neye tekabül ettiğini ve filmin aslında neye dikkat çekmek istediğini uzunca düşünebileceğiniz ağır fakat etkili bir dram filmi. Filmde gördüğümüz olay örgüsü filmin türünde yazılan ''bilim kurgu''yu haklılaştırmıyor. Aslında filmin türünde yazılan ''gizem''i de oradan çekip alabiliriz çünkü herkesin kendince yorumlayıp çıkarımlar yapabileceği bir filmin nesnel bir gizem anlayışı olduğunu düşünmüyorum. Puanım 7/10

ben bu kitabını da okumuştum bu filmin bence iyi bir uyarlama olmuş. gerçekten favorilerimden.

Konusu farklı diye indirdim izledim ancak beğenmedim. Olmamış. Puanım (10/5.8)

Arkadaşlar size tavsiyem bu film için kesinlikle o değerli vaktinizi harcamayın. Berbat bir film. Senaryosu çok basit ve insanı geriyor.

film körlük kavramına farklı bir bakış açısı kazandırarak olağanüstü bir kargaşaya dönüştürmüş..julianne moore ve gael garcia bernal ikilisinin diyalogları ve açlığın yarattığı kargaşayı yansıtan görsellikler,detaylar filmin büyümesine katkıda bulunuyor..asıl kör olan gözler mi yoksa kalp mi???? bu sorunun etrafında geçen 2 saatlik düşündürücü ve etkileyici bir film..

homo homini lupus (insan insanın kurdudur) sözünü bir kez daha doğrulayan bir film olmuş. konu farklıydı ve bence çok daha güzel uyarlanbilirmiş. kitabının daha güzel olduğu söyleniyor. ayrıca latin kökenli bir çok yönetmen gibi fernando meireles de anlatımda çok zayıf kalmış, kaldı ki çoğu yorumlar kitabın uyarlamasının vasat olduğu yönünde. bir türlü sevemedim bu tarz yönetmenlerin filmlerini. fim 6/10.

yorumlarını okudum izlemeden önce. sonra izlenmeye deger olduğunu dusundum. izlerken baslarda hiçbişey anlamadım bi anda adam kör oluyor ve sebebini izleyicilere açıklamıyorlar. sürükleyici olmasına sürükleyici de bazı sorular cevapsız kaldı bende.sonunu nasıl bağlayacaklar diye dusundum durdum. film bi adamın kör olmasıyla başladı, o adamın nedenını anlayamadığım şekilde gözlerinin birden açılmasıyla bitti.. belki de körlüğün nasıl bir duygu olduğunu anlatmaya çalışmıştır bilemiyorm. bu da farklı bi bakış açısı....

ben filmi beğendim güzel olmuş bnce. zamn kaybı olark değerlndrmiyorum. mark ruffalo yu çok severim zaten hayata bakış çınızı değiştirebileck hoş bir film...

bence sıradan bir filmdi çok bğenmedim ama sonunda bende mutlu oldum nedense ama izlemek isteyen varsa izlesin

İlginç bir gizem filmine benziyor izlemek lazım...

ya arkadasım su filmle ilgili en aklı basında yorum seninki heralde.yazmışlar bi de buraya bişey olmasını bekledik filmde ama olmadı ,e ne anlatıyodu, sonunu anlamadım falan. bu kadar derin ve felsefi bir filmin tabi nasıl izlendiği ve düşünüldüğü de önemli.senin yorumunu görünce sevindim içim rahatladı. güzel bir açıdan yaklaşmışın.çok sağol senin gibi düşünenleri görmek sevindirici...

vallahi film konusu çok degişik geldi artık vizyona çıkınca karar verecegiz güzelmi kötü mü

berbat. kitabın yakınından geçemez. kitabı okurken duyduğum heyecanın onda birini duymadım. bu arada erotik derken?? tecavüzle erotizm arasındaki farkı ayırt edemiyorsunuz sanırım!

filmden bahsedildiği kadar ben haz almadım. körlük bizim kapitalizme karşı göz yummamız mı oluyor şimdi. ordaki kör insanlar kör olanları sömürürken bu kapitalizm mi oluyor. bence sömürmek ve sömürülmek bu filmdeki kadar basit değil katılmıyorum. yüz üzerinden 50

güzel bir filme benziyo acaba konu biyolojik mi yoksa korku türünden mi?? merak ettim konu da ilginç en kısa zamanda gitmem lazım X)

Körlük,aniden bulaşıcı olarak yayılan beyaz körlük hastalığına yakalanan inasnların eski bir hastanede karantinaya alınıp kaderlerine terkedilişleri,aynı zamanda da bu yanlız,birbirini tanımayan insanlar arasında kurulan güçlü bağları anlatıyor.Körlük,onalrı bir arada tutan güç oluyor.Peki insanların birlikte hareket etmeleri için kör mü olmaları gerekiyor? Neden diğer insanlar birlikteliğin önemini yok sayıyorlar? Asıl kör olanlar onlar çünkü üstlerine yapışan bencilliklerinden kurtulup tüm insanlığı ilgilendiren konularda birleşmenin gücünü göremiyorlar.Farklı anlamlarda yüklenebilir filme ama kendimce çıkarrdığım sonuç buydu.Çünkü film lafı dolandırmadan anlatmak istediklerini gayet açık bir şekilde anlatıyor.  Böyle güzel kurgulanmış bir senaryo,Julianne Moore,Danny Glover,Gael Garcia Bernal ve özellikle diğer filmlerine nispeten daha olgun bir rolde izlediğimiz Mark Ruffalo gibi isimlerin güzel oyunculuklarıyla da birleşince filmi beğenmek kaçınılmaz oluyor.Özellikle birlikte hareket etmeye en çok ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde izlenmesi gereken bir film.   Puanım 8/10

Film çok iyi başlamasına ve  güzel bir film olacağı havasını vermesine ragmen hiçte öyle olmayan bir yapım. filmin işlenişi her geçen dakika daha bi sıkıcı hale geliyor.senaryonun işlenişi aşırı derece duragan olmus bazı yerlerde tenpo artsada insan kendini yinede sıkılmakdan geri koyamıyor izleyicinin filmin başından beri aklında bulunan soruların hiç biri film sonunda yanıt bulmuyor. sebebneydi neden? neden böyle bir olay ceryan etti hiç bilemiyoruz bir anda olup ve 2 saat boyunca bununun gibi bir cok soruya cvp arıyoruz :D ama sonuc olarak sorularımız ve bosa giden bir 2 saat ile tek basımıza kalakalıyoruz. Ayrıca filmdeki cinsellik içeren sahnelere hiç gerek yoktu. olsa bile o kadar uzun uzun göstermek saçmalık olmuş. 3-4 sahne dısında Film tambir vasat Sinamada izlemek yerine Dvd cıktızaten alın evinizde izleyin en iyisi. Notum  3/10

José Saramago uyarlaması.Filmde duyu organlarımızdan birinin hatta en önemlisinin işlev dışı kaldığında nasıl insanlıktan çıkılabikeceğini zombisimsi bir hava da anlatmayı başarabiliyor.Filmi iki kısma ayırmak mümkün.ilk part hapishane iktidar çabaşı ikinci parta ise hayatta kalma teması üzerine gidilmiş.Daha iyi yazılabilir miydi evet ama bu haliyle bile gözlerimize teşekkür etmemizi sağlıyor.Roman tabi daha iyi ama okumanızı da tavsiye eder daha sonra filmi izlemek isterseniz iyi seyirler dilerim.

Bu tarz filmleri izleyip,zevk alacak nadir insanlar vardır yani kitabı okuyup sonra izlerseniz zevk alabilirsiniz.Tabi birazdan filmden ne beklediğinze bağlı

puanı yüksek olup da, son derece kötü olan çok fazla film var. üzülerek blindness\'ın da o filmler arasında olduğunu gördüm. yarısında kapatmamak için zor dayandım. başladığım bir filmi mutlaka bitirmekten yanayım çünkü. sabrımı zorlayan bir film oldu. ama iyi de olsa, kötü de olsa \'ben bu filmi gördüm\' demek için izleyebilirsin :)

idare eder demek isterdim ama... iyi bi film değil hatta bi çok kısmında sadece sinirlendim bence izlemeyin fazla bişey değişmez hani 2 saatiniz kaybolur sadece...

Açıkcası senaryoyu beğendim farklı bir konu fakat iyi kurgulanamamış.Giriş bölümünde sıradanlıklar hakim olmasına karşın gelişmede daha farklı bir boyut alarak ilginizi çekmeye başlıyor. Bol bol dramatise karelerle süslenmiş olması izlerken ben olsam neyapardım gibi kendinize dönük sorular sormanızı sağlıyor.İlginç gizemli fakat akıcı ilerliyor.Oyunculuk yönünden ise özellikle Julianne Moore in göstermiş olduğu performans etkileyici ve gerçekci, güzel ve anlamlı bir de finali olmasına karşın, akılda \"nasıl olur\" gibi sorular brakması kalitenin bir kaç puan altına düşmesini sağlamış yinede tavsiye edebileceğim düzeyde bir yapım. 

dram filmiydi gerilimle alakası yok insan ilişkilerini konu almış tamamen edebi değeri yüksek filmin sonuna kadar bi aksiyon bekliyosunuz hep bişeler olacak gibi ama hiçbişey olmadan bitiyor film bu yönden hayal kırıklığına uğradım bazıları için çok güzel film olabilir ama açıkçası farklı beklentilerim vardı ve bu film bu beklentilerimi karşılamadı 4.5 /10

Filmden hiçbirşey anlamadım 2.bölümünü izlemicektik hani belki güzel olur diye izledik resmen uyudum filmde izlenmeye değmez..

farklı bir konuyla iyi bir senaryo olmus sıkmıyo güzelde ilerliyo 10/8 alır benden

degisik bi filmdi biraz beyaz biraz siyah..doktorun eşinin özelligi neydi peki?! ayrıca gael kötü adam olmuş yakışmış yakışmış:))

sosyal göndermeleri olan ilginç bi film. yalnız sonunu anlayamadım...

fragman çok sıkıcı bi filmi andırıo.konusunu okuyunca süper bi film.yorumları okuorum yaa çook beyenmişler yada hiç beyenmemişler.aay çok kararsız kaldım:(

konusu güzel olmasına karşın film bana eksik gibi geldi. adam nasıl kör oldu, kadın neden kör olmadı, devlet neden insanlarına böyle davrandı. bir kaç ay içerisinde şehir nasıl bu hale geldi. adamın kör olmasının nedeninin açıklanması gerekirdi ve tabiki kadının bundan neden etkelemediğininde. ve sonra tekrar nasıl görmeye başladı. bazı sahneleri miğdemi bulandırdı diyebilirim. oyuncular iyi sayılırdı ama genel olarak filmde eksikler olduğundan pek beğenmedim.10/6

Harika bulduğum "Tanrıkent"  filmini izledikten sonra yönetmenin diğer filmlerine gözgezdirdim...izlemek için körlüğü seçtim...Fakat hiç tatmin olmadım...Tamamen imgesel bir yapım...Evet  kapitalizmin hükmünü,ahlaki değerlerin çöküşünü,eşitsizliği, vs vs...Şimdi,eğer bir imgesellik şöleni yaratacaksanız çerçevesini mantık mutlaka kaplamalı! Bir kaç sahne filmden nefret etmeme neden oldu ; Tezatlık: Moore cesaretli bir kadın,hükmünü ilan eden vatandaşın kolaylıkla hakkından gelebilecekken yapmaması! Bu bir cesaretsizlikmidir yoksa yaşamımızda bazı olumsuz olaylara karşı yapmamız gerekeni yapmamamıza bir taşmıdır! Eğer bu bir taşsa yanlış!Çünkü bu körlük sadece hülyalarda gelişebilecek cinstendir!Kimse yaşamda bu kadar önde olmasına rağmen suskunluk yaşayamaz...o nedenle bunun taş olması saçmadır!Kadınların istenilişi ve erkeklerin çöküşü!Komik bir sahne!bazı içgüdüsel davranışlara yer verilmiş fakat en doğal içgüdülerimizden olan savunma mekanizması işlenmemiş!Kimse bu eşitlikte karşı çıkmıyor!yıkılması basit bir imparatorluğun yıkılamamasının ardındaki şey körlük değil!mantık hatasıdır!:)Keza filmde cesaretin imgesi olan moore tam anlamıyla öndeyken sadece izliyor kararını nihayetinde gerçekleştiriyor!İmgeselliğin doğru adrese postalanması uğruna çekilen sahneler gerçekçiliği malesefki yoketmiş,buda filmi anlamsız kılmaya yetiyor!Konu güzel işleyiş çok zayıf malesef...10-4

Filmin tamamını izlemedim sinir bozucu ve aptalca sahneler vardı çok sarmadı ve sonuç kapattım .Eğer bir fikrin varsa bunu anlatırken mantıklı olmalısın bu filmde mantık yoktu

çok ilginç ve güzel bir senaryosu var oyuncu kadrosunda Julianne Moore u gördükten sonra kesinlikle izlemem gerektiğine inanıyorum

Senaryo çok orjinaldi. Ben kesinlikle tavsiye ederim. Benim çok hoşuma gitmişti bu film.

bence çok da kötü bir film deil zaten imdb puanı da ddiğimi kanıtlıyor. izlenebilir bir film bnce

Çok güzel bir filmdi, özellikle sonlarında Danny Glover'ın yaptığı konuşmayı çok beğenmiştim Cannes'da izlerken.

nası bir film olduğunu çok merak ediyorum sinamalardan çıkmadan giderim inşallah:)

Bir insan yaşamak için neleri göze alabilir? Nelerden vazgeçebilir? Öyle bir film ki adeta bir yaşam savaşı.. İzlemek için fazla geç kalmışım ama iyi ki de izlemişim.. 8/10

Güzel bir noktadan güzel bir şekilde sistemi eleştiren bir film. Mesajı harika burda gösterilmek istenen aslında vucutsal körlük değil tamamen insanların birşeyleri görüp görmemiş gb davranması tepki vermemesi ve işlerın bu yuzden hep kötüye gitmesi. Harika bir film. Aslında tamda şuan Türkiyenın ıcınde bulunduğu durum...

Julianne Moore için seyredilebilir.

İŞTE GÜZEL Bİ FİLM GÜZEL MESAJLAR VERİYOR .

ÇOK çok ii olabilecek bir konu yakalanmışşş ama o da ne senarist KÖR olmalı... Hep aynı filmleri izlediğimiz şu zamanlarda böylesine işlenmemiş bir konuyu bu kadar berbat etmek gerçek bir yetenek ister... Şimdi bazı arkadaşlar derki filmde çok ii mesajlar veriliyor... EVET doğru ama bu mesajları zaten konu kendiliğinden veriyor... filmin bi marifeti yok... şöyle bir gözünüz kapatıp düşün bir salgın hastalık olsa ve herkes kör olsa ne olur.... Evet hayal gücünüz işlemeye başladı, mesajları vermeye başladı ve bu filmden daha yaratıcı bir senaryo yarattı bile... Şimdi film le kıyaslayın...:(Senaryoda olan mantık hataları bir tarafa, karantina daki cinsel istismar tam bir rezalet... "İnsanlar böyle bir duruma düşünce tutumları farklı olur" felsefeseni burda kabul etmek mümkün değil... hele ki karşı tarafın durumu onlardan farklı olarak bir üstünlük taşımadığı halde... görüldüğü gibi filmin eksilerinden bahsetmek filmden daha uzun sürecek... Sırf oyuncuların hatırına 10/5...

Kitabını okumuştum. Kitap dışına pek çıkılmamış. Kitabını okumanızı tavsiye ederim. Kitap kadar etkili değil. Çekimler çok amatörce olmuş

filmin kategorilendirilmesinin çok doğru olduğuyla başlamak isdiorum.film sonuna kadar merak duygunuzu azdırıyor.başlarda neden insanların kör olduğunu merak ederken sonrasında karantinada neler olacağını daha sonrasında karantinadan kaçan insanların ne yapacağını merak ediosunuz.sürekli yenilenen bir duyguyla gerilimi en hat safhada hissediceksiniz.film kendi içinde sürekli değişiyor konu akıp gidiyor.başarılı performanslarla mükemmel bir film

konusu çok ilginç.güzel bir film gibi .. ekime kadar merakla beklio olucağam bu film için...

filmin bence kurgusu ve konusu çok güzel ama mantık hatalrı vardı filmde..herkesin görmediği bir dünyada ,sadece kadının görmesi ilginçdi..filmde geçen zorbalık olsn tecavüz sahneleri olsun bence insanı filmden soğutablr ama malesef bu hayatın gerçeklerii böle zorba dolu insanlar malesef aramızda yaşıyorlar.film i izledğinzde bia n olsun ben olsam ne yapardım düşncesine kapılıyosunuzz ..bana göre güzel ve ders verici birfilmdii etkilendimm :)

Hiç bir şey açıklanmamış,filmi bir izleyene sorsanız oda bilmiyor yani izlemenize gerek yok çok saçmaydı.

Süper film, Güzel Senaryo Sahne kurguları ve canlandırmalar cok iyiydi. Yoktan var edilen bir konuyu mükemmel işlemişler. Etkilenmemek elde değil. İz bırakan bir film.+ 18 sahneler var. Bir de körlüğün ve neden sadece bir kişinin sağlam kaldığının sebebini de anlata bilselermiş iyi olurdu. Kafada bir sürü sorularda finali yaptı. Mutlaka izleyin ağzınız açık kalacak.

Saramago'nun harika eserinden uyarlanmış film, önemli yerlere değinmek istemiş ancak iki saatte anlatılabilecek bir senaryo olduğunu düşünmüyorum. Julianna Moore gördüğüm en iyi kast seçimidir. Kitabı okurken de canlandırdığım karakter böyleydi. Kitabı okuyamayacaksanız izleyin derim. Bilinmesi gereken bir eleştiri yapımı. Ancak kitabı okuduysanız izlemeyin

Ya arkadaşlar Kusura Bakmayın ama Bu filmin neyini beğendiniz anlamıyorum Hani Hayatımda izlediğim an saçma en sıkıcı filmlerden biriydi Tamam herkesin Filme Bakış açısı farklı bunun içinde beğenenler olacak tabi saygı duyuyorum ama Allah Aşkına Bazı bölümlerindeki saçmalıkları nasıl görmezden gelirsiniz anlamıyorum mesela \"körlük neden oldu?\" yada neden kadın: \" ben kör değilim neden çözüm bende olmasın\" diye neden çıkmadı? doktorun erkeklik gururu, şerefi filmin neresindeydi? Karantina diye Ölüme Mahkum edilmiş oldukarını bilen bir grub insan Fakat nedendir bilinmez Şİddet ,Aç gözlülük ve Sex Akıllarından çıkmıyor, Hani beni yanlış anlamayın körlerin sex yapmaya hakkı Yokmuş gibi düşünmeyin sakın  fakat bu durum farklı Hani benden söylemsi Canınız film izlemek istiyorsa gidip başka bişey izleyin Ne bu? Bu kadar farklı ve az bulunur bir senaryo ancak bu kadar sıkıcı ve kötü bir filme dönüştürülebilir.

Cok güzel bir konusu var oyunculuklar da güzel. ben izledim. tavsiye ederim. cevaplanmamis bir sürü soruyla bitsede. görülmenizi tavsiye ederim. sorular neden insanlar kör oluyor. nasil bulasiyor. neden nasil sona eriyor. filmden sonra bunlar takilsada kafaniza. izleyin.

yahu biri nasihat vermiş, öteki oyuncularla sevgi ilişkisine girmiş seviyormuş sevmiyormuş vivivivivi sanki öğretmen dönem ödevi vermiş. izleyelimmi onu söyleyin...höööhhh gına geldi

Film çok ilgimi çekmişti sinemasına gitmek kısmet olmamıştı, internetten izlemiştim. Değişik bir konusu var aslında. Sonuna kadar izleyemedim çünkü doğal olaral körlükten dolayı biraz çirkin sahneler vardı, ablam izin vermedi, izleyemedim. Ama sonunda ne oluyor çok merak etmiştim açıkçası..?

Filmin tadına varmak için önce filmi izleyin sonra kitabını okuyun

önerilere aldanıp seyretmeyin. zamanımdan 1.5 saati çalmış bir yapım. hayatımda seyrettiğim en berbat filmler listesine girmiş bulunuyor. bu filme güzel diyenlerin sinemadan bir gram anladıkları yok sanırım baştan aşağı mantık hataları var. gereksiz +18 sahneler. herkes kör kim kimi tutarsa.. kadın görüyor ama körden beterdi izlemeyin 10/3.5

Sıkılmadan izlediğimi ve beğendiğimi söyleyebilirim. Konusunu farklı ve anlamlı buldum. Yalnız filmi izlerken insan başta şunu diyor: Nasıl insanlara bulaşıyor ? Sonra onu benimseyip bu: Neden ablamıza böyle ? sualine dönüşüyor. Gizemini film bittikten sonra da korudu, eyvallah:/ Acaba diyorum kitabına mı teşvik, al-oku-öğren ! Neyyse.. İzleyin derim(;

Gerçekten çok güzel bir film.... Eskiden hep bir hikaye anlatılırdı körler ülkesinde ki tek gözlü kral..İşte bu hikayeye 1 göz daha katın.. Filmin körlük üzerinde ki bakış açısı ve anlatış tarzı gerçekten başarılıydı.Görsel öğeler çok iyi kullanılmıştı özellikle beyaz fonlar ışık efektleri.Ayrıca filmde anlatılan körlük beyaz körlük olarak bilinen bir hastalık oda sizi cezbediyor... İnsanların kör de olsa ne kadar çıkarcı ve hiç bir zaman uyumlu bir şekilde yaşamayı kabul etmediğini görüyoruz filmde.Körlerin birbirine yaptıkları muamele ve arada kalan gören tek kişi.. Filmin kötü yanı ise:Bu körlüğün nereden nasıl geldiğinin bilinmemesi.Bu açık bir kapı olarak bırakılmış.Tabi bu tarz filmler var farklı konularda nasıl olduğu bilinmeyen virüs salgın vb.Tabi bu merak uyandırsada filmin akıcılığıyla bu merakınız gideriliyor.. Filmin oyuncu seçimleri fena olmamış.Zaten çok geniş bir kadroda çekmek zorunda kalındığı için belli başlı  bilindik oyuncular ağır bassa da yan roller sırıtmamış ve başarılı bir şekilde anlatılmış.. Son olarak gerçekten işlenmemiş bir konuya değinmesi ve farklı bakış açılarıyla izlenmesi gereken ve benim beğendiğim bir film.Benim puanım 7,5/10 .. Herkese iyi seyirler albertxx

The Divide (2013) misali bir yapım. Film içerisinde birden çok metafor barındırıyor. 10/7.7

kadınları fazlasıyla yermiş ve basrol oyuncusunun eyrine kendinizi koyunca asla onun gibi .. davranmayacağınızı görüyorsunuz. aileyle izlenebilecek vaziyette de değil ..senarist çok vicdansız gene kadınların namusunu da feda etmesi türü mide bulandırıcı konu vurgulanmış.pek begenmedimm

etkileyici ve akılda kalıcı  senaryo ve iyi bir oyuncu kadrosuna sahip, gerilimden daha çok psikolojik ve dram yönleri ağır basan kaliteli bir yapım... salgınla birlikte adeta bir insanlık testi başlıyor, ve iyiyle kötü birbirinden ayrılıyor.. bazı sahnelerde olaya kör olmayan tek kişi olan julliane moore un gözünden bakılarak da, olayın psikolojik kısmı daha belirgin bir şekilde verilmektedir...

Ben filmi beğendim.Film bitince bazı soruların cevabını alamıyorsunuz ama herşeye rağmen güzeldi.

İlginç bir senaryosu var Türkiyede vizyona gircek sanırım,gidip görcez nasıl olduğunu.

gerçekten güzel bir filmdi. belki gelecek bu şekilde olacak.

filmde o kdr saçma bolumler vardı ki .. kadının gorduğu halde diğer kör adamlara boyun eğişi .. kadının gidip yiyecekleri alma ihtimali olduğu halde erkekleri tatmin etmesi . ve bunların bi şehire tıkılıp tum ulkenin bunlardan elini ayağını çekmesi tedavi yapılmaması terkedilmelerii .. bi ara kaçıncı yüzyıl diye bakmak istedim .. çok saçmaydı .. hiç beğenmedim..

.Nedeni bilinmeyen bir körlük ,bulaşıcıdır ve tüm bir ülkeyi alt üst etmektedir.Bir edebiyat uyarlamasıdır.Oldukça başarılıdır.Filmi kasvetli bulanlar romanını hiç okumasınlar o zaman ,roman daha da kasvetli.Oldukça etkileyici bir filim kitap da tabi ki, ben hem filmi hem de kitabı öneririm.

Kitabından sonra büyük merakla izledim filmi..bence konusu kurgusu mükemmel işlenmiş.. julianne moore kesinlikle mükemmel bir performans sergilemiş..tekrar tekrar izlenir bence.

edebiyat uyarlamamlarının makus kaderine yenik düşen bir film var önümüzde ne yazık ki. bir çok yerde ve açıdan kitabına uymayan, yazarın mesajını anlama ve anlatma gereği hissetmeden, belki de sadece eseri basit bir aksiyon olarak okuyanlar için yeterli gelebilecek, ortalama bir filmdi

Değişik bir konusu var. onlarca insanın birden bire kör olmasına rağmen hükümetin tepkisiz kalması karantina esnasında bile hiç umursamamaları biraz saçma geldi. unutamayacağım filmler arasına giremesede yinede güzeldi.

Fernando Meirelles çok beğendiğim bir yönetmendir.Bu filmdede yine iyi iş çıkarmış.Film bir kitap uyarlaması.Kitabı okumadığım için bir şey diyemiyicem ama senaryo çok tamin edici değil.Filmin atmosferi işleyişi olumlu gözüksede,ne oldu ve nasıl bitti sorusu havada kalıyor.Gerçi bu soruyu aramak gerekirmi oda tartışılır ama o zaman körlükle ilgili film yapmaya gerek kalmaz.Yani zaten bir şey söylemeyeceksen bana nasıl başladı nasıl bitti diye,o zaman hiç karantina olayına girme filmi hapishane filmi yap olsun bitsin.Filmin dış mekan sahneleri çok güzeldi.Yıkık dökük şehir atmosferi ve dış çekimler çok başarılı.İsyan çıkarılması,kadınların istismarı ve Julianne Moore\'un durumu zayıf bir senaryo gereği gibi.Fernando Meirelles dediğim gibi çok beğenirim ve cidden iyi bir yönetmendir.Bu senaryo onun elinde değilde başka birinde olsa bu denli etkisi olmazdı büyük ihtimalle.Sonuç olarak senaryo eksikliklerine rağmen filmi beğendim.

Kötü diyip geçmemek gerekir.İzleyiciye ve pisikolojik filmler sevenler için gidilmesi gerektiğini düşünüyorm her sinema severe hitap etmez..İyi senaryo vasat yönetim...

bence güzel bir filmdi. biraz sıkabilir zaman zaman ama genel olarak işlediği konu farklıydı. bence toplumsal olarak ele alındığında güzel saptamaları olan bir film

2 sene önce sanıyorum ablamla merak edip izleyelim dedik sonra filmin ortasında kapattık çünkü saçma gelmişti ki zaten internetten izlemiştik ve görüntü kalitesi de düşüktü. Sonra bi baktım ki dün gece de hangi kanaldı hatırlamıyorum gösteriyorlardı. Bu sefer hepsini izlemek kısmet oldu ama cidden filmi ne diye çekmişler çözmek mümkün değil, konusu bile yok. Sonu yok, başı yok. Ne anlatmaya çalışıyor, neden bütün bunlar olmuş, sonu iyi mi bitecek, herşey düzelecek mi? Sorularda sorular... Ne yazık ki çıkmaz yola girmiş bir film. Cidden merak etmenize gerek yok film bile kendisini çözememiş. Tasvip etmem

(Devam->)Tüm film beyaz bir ekranda ses kaydı şeklinde geçemeyeceğine göre senaryoda bir yola başvurulacak(Aslında kitabın daha başarılı bulunmasının nedenlerinden biri de budur;kitabı okuyup o körlük halini, hiç birşey görmediğinizi zihninizde canlandırabilirsiniz.Ama filmde bize görsel bir ürün sunulmak zorunda.Yani görememeyi görüyoruz ).Beyaz ekran sayesinde kahramanların yerine geçebildik.Şimdi kahramanlar olayın nerden geldiğini bilmiyor, bu bize de sunulmuyor.Görüntüyle dahil olduğumuz filme böylece senaryo yoluyla da dahil oluyoruz.Biz de şaşkın şaşkın ortada kalıyoruz.Ne olduğunu kimse bilmiyor, biz de.(Devamı aşağıda)

güzel bir film kitaptakine pek benzememiş ama yinede iyi bir film.tek sorun bu film türkiye'ye niçin bir sene sonra geliyor?

film gereksiz uzundu. süreyi doldurmak içinde gereksiz sahneler vs... var. filmi zor bitirdim diyebilirim yani. aslında ilginç bir konusu vardı ama böyle bi seneryoyla harcanmış bence.

çok sıkıcı bir film 2 saat sonra keşke kitap okusaydım dersiniz :)

Kitabı okuyan biri izlese kesinlikle hayal kırıklığına uğrar.Kitapta yer alan bir çok olay filmde maalesef yoktu.Fakat kitaptan ayrı bağımsız değerlendirirsek güzel bir diyebiliriz.

yönetmeninin kim olduğunu boşverip seyredince fena olmayan ama daha iyi olabilecek bazı klişeleri barndıran bir film olarak izlenebilir! yönetmene bakıpta filmi seyrederseniz büyük hayal kırıklığı yaratabilir zira tanrıkent gibi bir başyapıta imza atmış olan fernando meirelles in böyle bir konu ve kitaptan çok daha müthiş bir film çıkarması beklenirdi.

Benzerleriyle kıyaslandığında vasat kalamayabilecek bir film. Fakat ben çok şey bekleyerek izlenmesini tavsiye etmiyorum. Kesinlikle vakit kaybı olduğunu düşünmüyorum. Zaman zaman sürükleyici ve izlemmeye değer...

saçma kısımlar olsada sıkılmadan izleniyor değişik bir senaryo oyunculuklar güzel

İzleyin,izlettirin... Farkettirin... ve filmin ince mesajlarını felsefenize ekleyin.. Körlere...

eleştirel ve ilginç bir film, çarpıcı ve anlamlı bir konusu var, insanlar hakkında

bugünlerde en çok merak ettiğim film bu.mutlaka sinemada izlenmesi gerkeken filmlerden biri.dvd veya internetten kesinlikle izlenmemeli tabi bu tür filmleri sevenlere sesleniyorum.olağanüstü güzel bir konu ve de fragmanlarına bakılırsa çok sıkı bir gerilim filmi.

saçma sapan bir film!!! arkadaşlar yorumlarınızı okuyup bu filmi izledim gerçekten iyi yanılttınız beni. bilmem kimin kitabından çevrilmişte bilmem kimmiş yönetmenide.  sıradan tek düze japon filmlerinden zerre fark yok. yazık oldu valla iki saatime 10/2

Kitabını okumuştum. Film, kitabın aynısı olmuş. Ama kitap daha güzel geçmişti.

Güzel ve izlenebilir bir film olduğunu düşünmüyorum. Psikolojik ve dünyaya bir eleştiri getirdi gibi kelimeleri duyduğumda izleyeyim dedim ama fıssss çıktı. Vasatın altında bir film. İzlemeyin izlettirmeyin boşa geçen zamana yazık ki sizin yerinize izlemiş bulunuyorum.

Bir tek Julianne Moore için izlenebilir...insanın kafasında soru işaretleri bırakarak başlayıp soru işaretleri ile bitiriyor... neden sadece bir kişi kör olmadı? neden körlük bir anda kalktı? gibi... keşke bunlar açıklansaymış... en çok ta gerçekten kör olan Danny Glover e üzüldüm... adamın yerinde olmak istemezdim gerçekten... gene de güzel sayılabilir... izlenebilir...

İnsan doğasının karanlık yönünü sergileyen çok etkiliyeci bir dram.Oyunculuklar üst düzeyde.Özellilkle Julianne Moore ve Gael Garcia Bernal döktürmüşler.İzlemye değer.8/10

Filmi ilk izlemeye başladığımda 'tamam' dedim; galiba bu film körlerin yaşadığı sıkıntıları falan anlatacak hep. Ama fazla öyle olmadı; daha çok körlerin yanında tek görebilen karakterin (Julianne Moore) sıkıntılarını anlattı. Kısacası film beni ters köşe yaptı :) Filmde gördüğüm tek sıkıntı sonunun daha iyi bitebilir olmasıydı. 7.5/10

Bence kaliteli bilimkurgunun zor bulunduğu bugünlerde ilaç gibi bir bilimkurgu filmi. Tavsiye ediyorum. Puanım 8.

Başladı, gelişti ve bitti. Ama olay örgüsüne dair hiçbir açıklama yok. Nedensiz sebepsiz ve sonunda kafada kalan soru işaretleri... İyi miydi evet ama yeterli mi değil...

film iilginçti genel olarak beğendim görme engelli insanları biraz olsn  anlamamızı sağlıo bn o gözle baktım biraz da.ama filmde başrollerdeki kadının adamı, adamın kadını aldatması bna biraz saçma geldi..

Askında önemli felsefi konular var.Ama film içine etmiş bunların.Toplum yapımızdan bireysel davranışlarımıza kadar sergilediğimiz tutumlar sorgulanmaya çalışılmış ama içine edilmiş bu sorgulamaların.Yer yer film asıl çizgisinden kopuyor.Birçok konuyu üzerinde durmadan sıralayacağına daha derinlemesine anlatabilseymiş dişe dokunur bir film olabilirmiş.

Eğer filmin sonunda bir takım sorulara cevap bulamayacaksam sadece bir kaç ders alıp heyecansız gerilimsiz ilerleyen bir filmde dişimi sıkıp izlemem gerekicekse izlemek istemem bu filmi. Kararsızım valla dvd sini alıcam değer mi sizce? Oyuncularda iyi başta Julianne moore ve Mark Ruffalo olmak üzere...Hiç mi heyecan yok bir sonuç yok...?

Merak ederek sonuna kadar geldim ve boş yere bütün filmi izledim,ağır ilermeside cabası zamanıma üzüldüm vakit kaybıydı gerçekten..

Bana çok farklı gelmişti..Çok beğendim ama ailece izliyoduk...pat diye sahneler coştu...:) Filmin oraya gideceğini düşünmemiştim... Sonunu merak ediyosunuz..Değişik güzel...Puanım 10 üzerinden 8..

Bazı yorumlarda gördüğüm kadarıyla salgının nerden geldiğine dair ciddi ciddi bu meseleye takılıp; filmin diğer hiçbir artısı görmeden, adeta filmi darağacına geren arkadaşlar var.Arkadaşlar meselenin özü, filmin numarası şudur:Filmde sık sık beyaz ekranla karşılaşırız; Peki bu nedir?Bir metod, yönetmenin durumu sunmadaki görsel anlatımı.Yani bize filmdeki kahramanların durumunu anlatma, onların halet-i ruhiyesini kavratma adına bulunmuş bir yol.E göremeyen insanların halini, görsel bir üründe başka ne şekilde anlatabiliriz?(Devamı aşağıda)

Şu günlerde Corono virüsünün olduğu dönemde izlenince ayrı bir anlam kazanıyor.Açıkçası konusu farklıda olsa yer yer sıkıldığım anlar oldu.Aslında filmin bize bir insanın yaşaması için neleri önemseyip nelerden vazgeçmeyi gösterip yaşam savaşı vermeyi çok güzel işlemişler.Kısacası görmek kadar güzel ne olabilir en azından bizim için görmenin ne kadar önemli olduğunu anlamak için izlemekte yarar var diye düşünüyorum...6/10

Ne yazık ki kitaba göre fazlasıyla sönük kalmış bir uyarlama.

Çok güsel msj içerior gerçekten. Günümüzde o kadar çok iğrençlik, haysiyetsizlik kısacası \"insanlık dışı\" davranış, düşünce ve hareketler var ki bunları görmek için çaba sarf etmeye bile gerek yok, herşey gün yüzünde çünkü. Gayet başarılı bir yapım olmuş. \"İslenmesi gereken filmler listesi\"nde olmalı islemeyenler için. Konu güzel işlenmiş ve sürükleyiciliği de gayet başarılı, sıkılmadan isletiyor kendini. Kitabını okumadım ama muhakkak ki kitaba göre daha sönük kalmıştır dilm olarak. Bu zaten genelde böyledir. Kitabın tamamı filme aktarılamaz.

yine dünyayı saran salgın hastalık konu güzelde film olmamış izlemesenizde olur.İnsanlar kör olunca hayatının nasıl olabilecegini tahmin ediyoruz zaten tamam anlatıyorsunda izlerken bi sogukluk var izleyiciyi kendine bağlamıyor ben sevmedim zaman kaybı

filmi merakla izlemeye koyuldum ama tam anlmaıyla beklediğimi bulamadım diyebilirim. tüm halka yayılan bir körlük alıp başını gidiyor, ve bir kadının mücadelesi.. kafamda soru işaretleri doluydu; ha şimdi gelicek hadi diyerek filmin sonunda buldum kendimi.. iyi olan tarafı ise duyguyu güzel yansıtıyor film dram duygusunu ama bu kadar maalesef.

Çok ilginç bir film gerçekten. İzlemeye değer, kesinlikle... Herkesin kör olupta bir tek sizin gördüğünüz bir dünya.

Bir değil, iki değil, çokça mantık hatasıyla dolu; başarısız ve eksik işlenmiş bir konuya sahip; bu kadar yüksek puanlı bir değerlendirmeyi nasıl hak ettiğini kesinlikle anlayamayacağım; sinemada izlemek için para verenlerin bütçelerine zarar bir film.. Kafaya takılan pek çok soru ve saçmalıklar silsilesinden kendimce örnekler verecek olursam ; Filme konu olan "Beyaz Körlük" bulaşıcı bir hastalıktır fakat başrol kadın oyuncumuz bu hastalıktan etkilenmez. Etkilenmesin tamam ama bununla ilgili "neden-niçin acaba?" tarzında hiçbir diyalog geçmez, bu arada siz filmin bir yerinde bunun açıklamasını bir yere bağlarlar diye boş yere bekler durursunuz.. Hastalığa yakalanan insanlar eski bir akıl hastanesinde karantinaya alınmaya başlarlar, askerler tarafından korunan bu yerde pervasızca vurulmaları falan görünce "acaba bu devletin bir yanlışından kaynaklanan durum mu" diye düşünürken bu mekanın dışında olup bitenlerden bihaber kalırsınız.. Zaman gelir insanlar dışarı çıkarlar, şehir olmuş ölü şehir.. Bu hale nasıl gelindi anlamazsınız, çünkü siz bu esnada o pis akıl hastanesindeki kör olmuş insanların ne akla keramet olduğunu anlayamayacağınız hırslarını ve seks manyaklıklarını izleyecek olacaksınız.. Hastalığın çözümüne yönelik çabalarla dolu toplumsal boyutta çalışmaları beklersiniz nafile.. Ama o esnada hastalarımızın cinsel birleşmeleri bitmek bilmez.. Öyle ki kör kocasını kör bir kızla iş üzerinde yakalayan başrol kadın oyuncumuz olayı çok nazikçe karşılar, hatta gider kıza sarılır.. Bunu da engelli insanlara saygıdır diye gelip geçeriz nasılsa.. :) Anlat anlat bitmez bana kalırsa, gerçekten vaktinize yazık diyorum ben..

acayip bir film yha çok güzel psikolojik gerilim ,gizem türünden iyi bir örnek olmuş!

şu filimi nerde izlediniz ?sitenin adres,n, verirseniz sevinirim

çok beğendim şiir gibi bi filmdi çok etkilendim

Filmdeki gibi butun dunya kôr olsaydi nolurdu diye yorum yazmis arkadaslar merak edildigi ûzere filmdeki gibi SPOILER ---- Millet tuvaletini yaptigi yeri goremez oraya yatar hayvan gibi farki kalmaz erkekler o durumdan bile istifade eder tecavuz dusunur sanki baska derdi yokmus gibi dedim ya ormanda avci ve av safarisi baslar bizlerde dusunen bir hayvaniz sonucta :D

Bu filmi indirdim baya oldu ama indireli, korona zamanı indirdim hatta, yani baya bekledi. Geçen de ya şunu bi izleyim dedim. 2 saat öyle sadece izledim. Başladığı gibi bitti saat boyunca izledim. Koronayı yaşamak daha film gibiydi. 4 puan

Körlüğü farklı bir şekilde yorumlamış senaristi, konu fazlasıyla farklı olmuş, bakış açısını sevdim ama film bana uzun geldi yer yer sıkılmaya başladım filmi izlerken, kitabını okumadığım için kitap ile filme yansıyanlar arasındaki benzerlik ve farklılıklar adına yorum yapamıcam, kötü bir film değildi ama kesinlikle izleyin diyebileceğim bir filmde değildi....

Yayılan bir körlük..sebepsiz,belirtisiz bir beyaz deniz..Belki de gittikçe artan ahlaki körleşmeyi temsil ediyor ne dersiniz?Yeni bir düzen,yeni bir kitle karantina binasında.Ne olduğunuzun,nasıl olduğunuzun önemi olmayan bir topluluk.Sadece neye sahip olduğunuzun önemi var.Eşitlik hakimken bu bilinmeyen kitleye,zorbalar geldi birgün.Ve hiçbir şey aynı olamayacaktı bir daha..Önce hakimiyeti aldılar ellerine,sonra besinleri..Yiyecek sattılar zimmet eşyalarına karşılık.Ve verecek şeyi kalmadığında insanların,onurlarını aldılar,namuslarını.Bir kere onurunu kaybetti mi insan,geriye kaybedecek bişey kalmaz derler.Bundan cesaretle saldırdı onurları alınmışlar..İsyan ettiler,yaktılar ortalığı..Bir isyanla da özgür kaldılar.Dış dünyada da herkes kendileri gibiydi oysa..İsyan ederek öğrendiler bunu da...Ve bunları yaşayanlar...Hepsi kördü,kendilerini özgür kılan dışında..Bu filmden bir gerilim ya da macera beklemeyin,bizi anlatır bu film.Onursuzlaşan insanlığı anlatır,körleşen insanlığı.Ta ki bir "gören" çıkana kadar yoktur umudumuz özgürlükten.Korku ya da aksiyon beklemeyin bu filmden..Bu film hepimizi anlatır..Girdiğimiz çukuru..

yorumların bi kaçını okudum da bu film kötü yorumların hiç birini hak etmiyor bence sırf müzikleri için bile izlenir bence

Esrarengiz Bir Fİlmdi Kafamı Çok karıştırdı Bazı Yerleri.

konusu oldukça saçma..insanlar bir virüse yakalanıyor sonra virüsten kurtulurken ilk bulaşandan son bulaşana doğru kurtuluyorlar..burada bir saçmalık var doğrusu..virüs hava yoluyla bile bulaşıyor ve ilk virüsün bulaştıgı kişi nin etrafında onlarca kişi olmasına rağmen virüsün 2.bulaştıgı kişi filmin bir kahramanı oluyor..bu durumda virüs sadece filimin kahramanlarına bulaşmış mı oluyor bu da film türünün GİZEM olmasını sağlıyor sanırım.. fakat virüslü insanların karantina altına alınması sonucu kapatıldıkları bir binada yaşananlar oldukça sürükleyiciydi..

Kitabı okumamış olsam etkilenebilirdim belki filmden. Fakat dediğim gibi etkilenemedim. Hikayenin özünü veremediğini düşündüğüm oyunculukların yetersiz kaldığına inandığım bir film maalesef. Gözler insan ruhundan izler taşıyan tek organ belkide. Kitapta da buna benzer bir cümle geçiyordu. O yüzden filmde anlatılan körlüğü de sadece duyu işlevsizliği olarak değil ruhtan da bir eksiklik olarak yorumlayabiliriz bence. İnsanların ne kadar ilkelleşebileceğine tanık olduk. Bu beyaz körlükte devletin insanları nasıl kaderine terk ettiğini, gücü elde edenin nasıl vahşileştiğini, kadının nasıl aşağılandığını gördük. ama bunların farkındalığını ben kitap sayesinde kazanmıştım. maalesef filmde hissedemedim.

kitabını okudum.mükemmeldi.hemen filmi yapıla dedim yaptılar sağolsunlar =D

oyuncu kadrosu iyi özellikle danny amcayı cok severim oscarlı moore'un olmasıda ayrı bir güzellik ben fragmanını izledim acaip ilgimi cekti körlüge yeni bir bakış açısı getirilmiş kimsayal bir savaş çıksa böyle bir yöntem uygulansa bir ülke için ne kadar faciaya yol açabilir düşünmesi bile korkutucu bu filmi bekliyorum gerilim tarzı filmler her zaman ilgimi cekmiştir

konu süper deyip atladığım ama hüsrana uğradığım bir film olduğunu hatırlıyorum

Yalnızca beyaz bir görüntü ve onun getirdiği çaresizlik.. Günün normal akışında,bilinmeyen bir şekilde bir kişi kör olur..Başta normal bir durum olduğu düşünülmektedir ama körlük zamanla her yere yayılır.Yetkililer bir çözüm bulamamaktadır..Sonunda toplanan birtakım kör karantinaya alınır ve koğuşlara yerleştirilir..Koğuşta yalnızca bir kişi görmektedir.Ve o da gördüğünü kimseye söylemez..Koğuşun bakımını neredeyse tek başına üstlenir.Koğuştaki yaşam devam ettikçe zamanla çıkarcı ve durumdan faydalanmak isteyen gruplar ortaya çıkar ve koğuş zamanla bir savaş halini alır.. Konuyu okuyunca,sürükleyici bir gerilim filmi tarzında olabileceğini düşünmüştüm..Bir 28 gün sonra tarzı gibi veya yayılan bir virüs konulu filmler gibi..Bu filmde konu olarak öyle,yayılan bir körlük var burada ama içerik olarak verdiğim örneklere benzemeyen bir film.Bu filmde bu körlük adı altında insanın yaşayabileceği en çaresiz durumlardan kesitler sunulmuş.Herkesin gözünde bilinmeyen bir beyazlık ve onun getirdiği çaresizlik.. Koğuşlarda yaşanan olaylarla da insanın içgüdüsel  ve doğasında aslında var olan ama toplum olma bilinci altında örtülen duygular gösterilmiş.Burada insanın en yalın ve öz halini görmek mümkün.Diğer her şeyden arınmış bir şekilde ve tek istediği herkesin hayatını devam ettirmek..Bu yolda insan doğasında da var olan \'daha fazla\' isteği tabi ki açığa çıkıyor.Aynı zamanda üstünlük kurma isteği..Ama bütün bunların içinde büyük bir çaresizlik ve bilinmezlik var..Tüm bunlardan dolayı değişik bir filmdi.. Finalde iyiydi filmde..Julianne Moore çok iyi bir performans göstermiş..Film,verdiği mesajlar ve içerdiği özellikler bakımından farklı ama herkesin beğeneceği tarzda bir film olduğunu düşünmüyorum..İzlemek isteyenlere öneririm.. \'İyi seyirler\'..

Bu gün sinema TV de yayınlandı ve ben çok beğendim. Açıkçası bu kadar güzel olabileceğini zannetmiyordum. Dram filmlerini çok sevmem ama bu film çok farklı. Konusu başlı başına merak uyandıran bir film. Herkezin izlemesini tavsiye ediyorum. Özellikle Julianne Moore ve Mar Ruffalo mükemmel bir oyunculuk sergilemişler.

oyuncuları çok sağlam konusuda özgün güzel bir film olacaktır eğer mantıklı bir sekilde sonunu bağlarlarsa

Kömür kokusu ve makarna bu filmi anlamakta zorluk çıkarıyor sanırım.8 / 10

Vasat bir film ama güzel yanları yok değil.Yani güzel yapılamamış bir makarnaya iyi bir sosun yaptığı etkiyi görebiliyoruz.Ve bir noktaya değinmek istiyorum.Filme Aydın cinebonus ta gittim +7 olarak gösteriliyodu.Belkide her yerde böylerdir.Çünkü genel olarak sınıflandırılıyo filmler.Ve film kesinlikle +13 ve cinsel unsurlar içeriyo buna dikkat etmeleri gerekir.

filmin ana konusu körlük ve bundan doğan kaos ortamı,ama körlüğün sebebi belli değil,bir doktorun bakış açısıyla,kör insanların çoğalması ve bu insanların ,toplama kamplarına toplanması,virüs ve hastalık konularını sevenler için güzel,ama uzun ve biraz sıkıcı olabiliyor.

Kitabını bir soluk da okumuştum. Film ne kadar iyi olursa olsun kitabın verdiği havadan çok uzak ama yine de güzeldi. Kitabı okumadan filmi izleyenler pek bir şey bulamayabilir.

Yıllar önce sinema da izlemiştim. O zamanlar çok etkilemişti. Şimdi virüs salgını nedeniyle tekrar izledim. İnsanların ne kadar kötüleşebileceğini anlatan güzel bir film.

fragmanı oldukça ilgi çekici,oyuncu kadrosu da iyi.bende merak uyandırdı.güzel bir filme benziyor...

Enteresan bir film sabırsızlıkla bekliyorum...Konusu gerçektn ilginç, fragmanını da izledim sabırsızlıkla bekliyorum.Kesin gitmem gereken bir film.

bence cok güzel bi film izlemeyen arkadaşlarada öneririm...filmin konusuda cok güzel:D

Filmdeki birkaç mantık hatasını dikkate almazsanız bence güzel bir film olmuş.Etkileyici senaryosu olan bir film.Oyuncular rolünün hakkını vermiş denebilir.. İzlenebilir.. 10/6

filmi dün seyretim çok ilginc bir yapim olmuş.sonlarini \"ben efsaneyim\" filmine benzetim :).10 üzerinden 7 .

çok merak ediyorum bu filmi ama az kalmış çıkmasına çıkınca izleyiğim filmlerden

Kitabını okumadım filmi ise herhalde 2 aydır beklettim ondan sonra izledim ilk görüntülerine baktığım zaman gayet sıkıcı bi film gibi gözüküyor ama bence gayet sürükleyici oyunculukların mükemmel olduğu bi film olmuş.. En başta insanın en temel özelliği gittkten sonra statü farkı olan iki insanın arasında hiçbir farkı anlatmaması mükemmel bir şekilde anlatılmış..Kadınların istismarı insanın kendi hırsı ve eline bi fırsat geçtiği zaman neler yapabileceği ... Yada kişinin nasıl muhtaç olduğunda dayanışarak birşeyleri başarabildiği anlatılmak istenmiş bence ve çok iyi bi şekilde başarılmış.. Filmin sadece son 10 dakikası gerçekten zayıf kalmış geri kalan kısmına göre ama düşündüğüm zaman herkes tekrar görse nasıl olur bunun da çekselerdi herhalde filmin temasının da zayıflayacağını düşündüm.. Ama gerçekten kesinlikle izlenmesi gereken fillmler arasında ..

insan karakterinin zor şartlar halinde bile değişemediğini çok iyi gösteren bir film.Ama film biraz soğuk geliyor.Julianna Moore\' un oynadığı rol bariz saçmalıklarla dolu olmuş.

filmin haketttiği puan benim gözümde 4.0. o da fernando meirelles yönettiği için. filmin konusu güzel ama bu kadar saçma bir senaryo olamaz. tam bir fiyasko.

Gerçekten kitap uyarlaması olarak gayet iyi bir yapım..Genelde kitap uyarlamaları filmlerde gerekli atmosfer seyirciye yansıtılamıyor(Harry,Lord of Rings vb. yapımlar hariç).Bu yüzden kitap satışları iyi olsa bile filmleri akla geldğinide filmi tatmin etmediği için kötü iş olarak anılıyor..Filme gelecek olursak filmin körlüğü bize yaşattığını söyleyebiliriz.Hastalıklı insanların yaşam mücadelelerini yüzeysel olarak değil olabilecek her şeyi bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor..Ama bende kabul ediyorum ki filmde ucu açıklık akla yatmazlıkta yok değil..Ama filmi izlerken atmosferden olsa gerek bütün bunları bir tevekkülle kabul ediyor ve onaylıyoruz..Çünkü film içine çekiyor.. insanı 2 saatinizi ayırıp izleyebilirsiniz bu arada film 2 saatten daha uzun..8.2/10

değişik  bir  senaryo ( kıtaptan  uyarlama ) kendinizi  gören  kadının yerine   koysaydınız  neler  yapardınız...genel  olarak  iyi.

Salgın hastalık filmleri genel de insanoğlunun gelecekte yaşanabilecek salgınlara karşı uyarı değeri taşır. Aslında uyarıdan daha fazla korkutma amacı güderler. Körlük filmi de işin içine körlüğü katarak benzer bir hikaye size sunuyor. İyi Seyirler...

çok iyi başlamasına ve  güzel bir film olacağı havasını vermesine ragmen hiçte öyle olmayan film. filmin işlenişi her geçen dakika daha bi sıkıcı hale gelio. filmin son yarım saatini ilerleterek izledim artık. çok sıkıcı geldi. izleyicinin filmin başından beri aklında bulunan soruların hiç biri film sonunda yanıt bulmuyor buda insanı eee ne alaka dedirtiyor birazda kızdırıyor. en azından benim için öle. ayrıca filmdeki cinsellik içeren sahnelere hiç gerek yoktu. olsa bile o kadar uzun uzadıya göstermek saçmalık olmuş. anlıcanız uzun lafın kısası sıkılmak ve sinirlenmek istemiosanız izlemeyen. notum 4/10

Bence sorun filmdeki beklentiye bağlı. Malüm aksiyon filmleri izlemeye alışmış bir sinema izleyici oluyoruz farketmeden. Saatlerce düşündürecek filmleri anlamak imkansızlaşıyor. Teması gereği yapılmışın en güzeli yapmışlar. Bu tip filmler yok değeri bilinmeli diye düşünüyorum. Mutlu seyirler dileklerimle.

Hiç kimse görmek istemeyen biri kadar kör olmaz. İnsan fiziksel açıdan kör duruma düşebilir ama filmde anlatılmak istenen düşünce körlükle beraber asıl körlüğün gelmesi.yani egoların manevi duyguları nasıl sömürdüğünü izleyiciye aktaran psikoloji türünde objektif bir film olmuş

herkez mutlaka seyretmeli.. çünkü hayatınızda bu derece rezalet bi film izleme şansını her zaman yakalayamayabilirsiniz... ya bu ne saçmalıktır böyle,,,cevabı olmayan soruların kombinasyonunu alın , yerleştirin senaryonun içine, son derece hareketsiz gelişmeden yoksun bir ilerleyişle sunun izleyiciye,adınada film deyin,, hani film nedir bilmesek yutturacaklar film diye bu rezaleti,,,adam kadını aldatıyor kadın gıkını çıkarmadığı gibi,,kocasının kendisini aldattığı kadınla aynı duşta yıkanıyor şen şakrak,, oldu olacak kına yakıp yandan yandan kıvırın bide topluca duşun altında,,,, karantina binasında kadınların yemek için namuslarını hiçe sayıp diğer koğuşa gitmeleride ayrıca saçmalık ötesi bi durum kocalarda buna ses çıkarmıyor,,öyle bi durumda insan yemek için savaşır,,namusunu gümüş tepside sunmaz,,,o askerlerin körlere yaptığı muamele de apayrı bi saçmalık,, filmi ortasından izlemeye başlayanlar, karantina altındaki o insanların kör değilde radyoaktif polonyum elementi olduğuna kanaat getirebilirler yani o derece,,,  her neyse filmin saçmalıkları saymakla bitmez izlemek lazım...

Körlükle başlayan yeni düzen. Oyunculuklar başarılı konu orijinal. Güzel film.

bu film insanlara bazı zor durumlarda kalındığında neler olabileceğini kestirmek için çekilmiş olaylardan ziyada vermek istediği mesaj farklı biraz bu yüzden filmin sonunu merakla beklemeyin sadece o durumda siz olsanız ne yaparsınız bunu hayal edin bunun haricinde konu sıfır sonuç sıfır oyunculuklar harika erotizm içerikli sahneler fazla ve bence gereksiz genel olarak beğenmedim heleki sonunu görünce artık koptuğum an oldu mümkünse izlemeyin yok izlicem diyosanız izlemeden önceki ve izledikten sonraki sabrınızı ölçün bakalım ne çıkıcak :)

Çok güzel mesajlar içeren güzel bir filmdi.yanıtlanmamış veya tam olarak belirtilmemiş sahneleri var.Kitabını okumadım eminimki kitap daha ayrıntılı olduğumdan daha iyi anlatılmıştır.izlenilmesi gereken bir film.

konu değişik olmasının yanı sıra sıkmadı da diyemem film için...Başlarda hep bir açıklama ve gelişme bekliyorsunuz ama uzun süre, hatta sonuna kadar beklenen açıklama gelmiyor... yavaş ilerliyor ama meraktan izlemeyi bırakamıyorsunuz... olsa da olur olmasa da olurmuş dedirten bir film oldu bana.... 5/10

kim ne derse desin ben filmi beğendim.herkesin kör olduğu bir dünyada sadece bir kişinin gördüğünü ve bu kişinin siz olduğunu düşünsenize.bence gayet iyi bir senaryo.Mark Ruffalo çok iyi oynamış.Julianne Moore zaten harika.izlenebilir bir film bana göre ama beğenmeyen arkadaşlarımız da var.

Filmde; Kapitalizm çökerse olabilecekler mi anlatılmaya çalışılmış yoksa Körlük sembolü üzerinden Kapitalist sistemde yaşayan insanlar mı karikatürize edilmiş bir türlü anlamadım. bence Kapitalist sistemde yaşayanlar karikatürize edilmiş. Filmin kapağında; \"dünyaya bakışınızı tamamen değiştirecek\" gibi iddialı bir cümle var ama ne yazık ki dünyaya bakışımızı tamamen değiştirmek bir yana dursun,ufacık bir değişiklik bile yapamadı. etkili olabilecek bir yapım heba edilmiş diye düşünüyorum.

kötü bi film diyemem fakat çok kötü bitirilmiş. filmi izlerken zaman zaman sıkıldım fakat izlemeye dewam ettim ve sonunu gördüğümde neden böyle bitirildiğine anlam veremedim. yeter artık bitsin deyipte kurgulanmış bi son gibiydi..

Film Vasatı Aşamıyor Ne yazık ki. Hiç bir Olay Birbiriyle Bağlantılı değil ve Anlatılmak istenen şey değil direk sonuç verilmiş. Doktorun karısı neden Kör olmuyor bu açıklanmamış,İçerde olan olaylara neden göz yumuldu ve içlerinde gören tek kişi bu olanlara neden günlerce Seyirci kaldı? gibi gibi bir çok ayrıntı var ama filmi izlemeyenlerin canını sıkmamak için söylememek lazım bunları. Çok boş vaktiniz varsa izlenebilir,Yoksa zaman kaybı.

Bence film güzel değildi.Evet senaryosu farklı oyuncular gayet başarılıydı ama sacmaydı yani.Herkes birden kör oldu.Bölgenin halide gayet güzel yansıtılmıştı.Kaos ortamı içimi daralttı zaten..Sonra birden bitti körlük herkes görmeye devam etti.İyi değildi bence..

Çok anlamlı ve güzel bir film bence.İnsanların böyle bir durumda neler yapabileceğini böle insanlarında bu meydana gelen durumlardan yararlanacağını anlatan güzel ve tavsiye ettiğim bir film ;) İyi seyirler :)

film iyi değildi bence zaten filmi izlerken bazı sahnelerde cinden mideniz bulanıyo oyunculuk iyiydi ama sadece oyunculuk yetmiyo sonu da çok köyüydü

Bir bilim-kurgu sever olarak böylesi iyi olabilecek bir konu nasıl bu kadar mide bulandırıcı sıkıcı ve tek hareketli yönü sapkınlık olan bir senaryo ile kurgulanmış şaşırtıcı. Kitaptan vs. den habersiz bağımsız kadro için izlediğim ama zor bitirdiğim ağır akan çok kötü işlenmiş bilim-kurgular listemde üst sıralarda yer bulacak bir yapımdı. İzleyeceklere iyi seyirler...

Saramago\'nun kitabını önceden okumuş biri olarak, filmi çok beğendim. Saramago da zaten filmin galasında filmi çok beğendiğini söylemiş. Not: Bu filmle ilgili abuk bir şey; filmin vizyona girmesinden sonra Amerika\'da bir çok kör filmin kendilerini aşağıladığını söyleyip filmi protesto ettiler(!) kimse de bir anlam veremedi tabii..

Favorilerim arasındadır.Her nasılsa herkes filmde neden körlüğün sebebinin ve düzlişinin açıklanmamasına takılmış kalmıştır.Oysaki film çok daha fazlasında bir anlama taşımaktadır.Bense tek kör kalmayan kişininde aslında bize filmi gösteren göz bir bakış açısı olduğunu düşünmekteyim.Benim için anlamı çok büyüktür tam olarak insanları yansıtmıştır.İnsanların birbirlerini nası ezeceği şu görebilir halimzle böyleyken belkide daha fazlasıdır az bile kalmıştır.Bence kült bir film olmaya adaydır.İnsanşar keşfedicektir ama ama eğer kabullenebilirlerse.İyi seyirler.

Suçları hastalanıp kör olmak. Bu nedenle bir toplama kampında kaderlerine terk edilen insanlar. Böyle bir başlangıcı olan filmin sonu olmaz... Felsefe denilen şey vıcık vıcık klişe yumağı....... 1/10

bence süper bi filme benziyor izlemeye değer heralde...

KÖRLÜK [Blindness] [2088] Yorum: * Tanrı Kent ve Arka Bahçe\'nin yönetmeninden yine sıradışı ve sert bir film.. Yönetmen her seferinde tarzını bozmuyor.. Bunun tuttuğunu anlayınca bu tarz sahnelere çok fazla yer vermeye çalışıyor.. Filmin konusu sıradan olmasına rağmen güzeldi.. Yine de tam olarak iyi ele alındığını düşünmüyorum.. Özellikle ilk bölümde filmin kalitesi oldukça yetersizdi.. Neyse ki finale doğru film farklı bir yola saptı ve daha iyi oldu.. Bütün dünya kör oluyor bir kadın dışında.. Farklı kişilerin farklı ruh halleri masaya yatırılıp aktarılmış.. Görme yetisi olmayınca insanlar insanlıktan çıkıyor.. Dünyanın en güzel harikasının bunlar olduğunu onu kaybedince anlıyorlar malesef.. Eskiler ne demiş: \'Körler ülkesinde tek gözlüler kral olur..\' Peki bir gün işler tersine dönerse ne olur? Olumlu Yönleri [Artıları]: * Oyuncular filmin en önemli artısıydı.. Üstün performans sergilemeleri daha da renk katmış.. Julianne Moore, Mark Ruffalo çok iyiydi.. Alice Braga\'dan da bahsetmek istiyorum.. Bu kız çok fazla tanınmıyor ama yakın zamanda çok ünlenirse şaşırmayın.. Çok iyi bir oyunculuk sergiliyor her filminde.. En kısa zamanda yan rollerden kurtulur umarım.. Yönetmenin gözüne girdiği belli oluyor, Tanrıkent\'te de önemli bir rol vermişti.. Ben Efsaneyim\'den hatırlayacağınız bir isim.. Olumsuz Yönleri [Eksileri]: * Basit teknik hatalar vardı.. * Görüntüyü bulanıklaştırma akıllıca ama çok fazla kullanmışlar bunu.. Sıkıcılığı arttırmış.. * Başlarda çok ağır ilerliyor.. * Aklımızda çok fazla soru işareti kaldı.. Açıklama yapılmamış yeterince.. Not: * 16+ için uygun.. Şiddet ve cinsellik içeriyor.. * Tavsiye ediyorum.. İlle de izleyin dediğim filmlerden değil.. Beklentinizi yüksek tutmayın.. İyi seyirler.. Puanlama: Yönetmen: [6.4]     Senaryo: [6.3]     Dram: [6.5] Oyuncular: [7.6]     Kurgu: [6.4]        Gizem: [6.7] [ -- Film: [[(6.7)]] -- -- -- IMDb: [[(6.7)]] -- ]

Birden gözleriniz görmemeye başlıyor.Acaba ne yaparsınız.Çok üzülür panik yaparsınız.Bu film de bu dramı çok iyi yansıtıyor.Filmin bu yönüyle eleştirirsek benden geçer not alıyor.6/10