Mindhunter

dizi ağır ilerlesede izlettiriyor evet ama david fincher yönetmen olunca beklentim daha yüksekti

bu dizide herkesin mi ilişkileri kötü olur pes

Suç dünyasının daha çok psikolojik ve sosyolojik yönlerini irdeleyen, diyalog üzerine bir dizi. Dizinin geçtiği zamanda Amerika'da bir çok seri katil türemişti, teknolojinin yetersizliği ve eyaletler arası iletişim kopukluğu nedeniyle bu katilleri yakalamak hayli zordu. Gezgin katiller dürtülerini biraz daha kontrol edebilse ölü sayısında çok rahat çift rakamlara ulaşabilirlerdi. O dönem suçluyu yakalamadaki en önemli araç profil oluşturmaydı. Deliller ve görgü tanıklarından yola çıkarak cinayetleri işleyen kişinin bir profili oluşturuluyordu. Bu şekilde aranması gereken kişi sayısı aza indirgenip, şahsın yakalanması için daha dar bir çemberde çalışılıyordu. İşte bu noktada John Edward Douglas daha net profiller oluşturabilmek amacıyla seri katillerin kafa yapısını, nasıl düşündüklerini, cinayetleri nasıl ve neden işlediklerini araştırmaya başladı. Bunu öğrenmenin en kolay yolu onlarla konuşmaktı. Birçok katil ile konuşup suçlu zihinlerin yapısını öğrendi ve öğretti. Bu sayede birçok suçlunun yakalanmasında da pay sahibi oldu. Dizi John Edward Douglas üzerinden oluşturulan Holden Ford karakteri etrafında dönüyor. Diyaloglar, dizinin görselleri, bireyler arasında ilişkiler çok iyi işlenmiş. Ed Kemper'ı canlandıran Cameron Britton'a da ayrı bir parantez açmak gerek. Çok başarılı bir performans sergilemiş.