39 Basamak

hitchcock abimizin şu meşhur profilden bakma huyu olmasa sevilcek bi adam ama işte garip garip bakışları var.filme gelince 70 küsür yıl önce müthiş bir film yapmış yine...

Dünya bazen fazlasıyla tehlikeli bir yer,herhangi biri olsan bile..Filmin detaylarından sadece özetine bakıldığında bu filmin,1935 yılına ait değil de sanki yeni dönemlerden çıkmış bir film olduğu izlenimine kapılıyorsunuz. Üstad,izlediğim her filminde bu hissi vermeyi hep başarıyordu,bu filmde daha izlemeden konusunu okumak bile böyle düşünmeye yetiyor.' Hannay'in sırrı çözmek ve kendini cinayet suçundan temize çıkarmak için sadece 48 saati var !'.Gerilim hissini üst seviyelere çıkarabilecek kapasitede,heyecan verici kelimeler.Bu dönem bile böylesine taze hisleri canlandırabiliyorken o dönemler için ise sanırım gerçekten çok önemli bir hazinedir.İnsanların çok fazla seçeneğinin olmadığı daha çok olanla yetindiği zamanlarda böylesine dahice çalışmalar pek fazla yoktur.Gerçekten böyle bir hikayeyi o dönemlerde düşünebilmek büyük bir iş olsa gerek.Son derece yaratıcı ve şartları olabildiğince kullanmaya özen gösteren bir yapım. Üstadın filmi olduğunu her detayı ile belli ediyor..Bir pansiyonda bilinmezlerle başlayıp,sırları açığa,kendini de temize çıkarmaya kararlı bir adamın kısa bir zaman diliminde geçen gerilim dolu anları.Sahneler yine üst düzey yaratıcılık ve yüksek bir emek kokuyor.İçinde geçen her an oldukça önemli.Finali ise 'şeytani aklın' tavan yaptığı müthiş anlarla harika şekilde bağlanmış.. Hitchcock'un filmlerinde önem verdiği 'rastlantı' teması,bu filmde de ortaya çıkmış.Yine bir rastlantı üzerine şekillenen senaryoyu izliyoruz.Ve aslında insanların yaşayacağını pek tahmin etmediği olaylar için bile dünyanın ne kadar küçük bir yer olduğunu sorgulamış.Sokakta karşılaştığın ya da kapına gelen tanımadığın bir misafirin aklına en son gelecek insan tiplerinden biri olabileceği gerçeği üzerinde durulmuş.. İçinde gerçekleşen sahnelerin bugünlere ilham kaynağı olduğunu söylemek doğru olacaktır.Pek çok anı zihnimde,daha önce izlediğim,son dönem gerilim filmlerinden olan sahnelerle bağlantılar kurdu.Zaten senaryonun şekli de bu dönemlerde benzeriyle karşılaşılabilecek türde. Robert Donat ve Madeleine Carroll harika uyumuyla filmi başka bir boyuta taşımış ve üstad da yine yeteneğini konuşturmuş. Gerilimi ve hissettirdikleriyle bugünü yansıtan sürükleyici bir film.. Puanım: [8/10] 'İyi seyirler' ..

Geçen gün tvde izleme şansı buldum. Film inanılmazdı. Bu film kesinlikle birçok şeyin öncüsüdür. Bu filmden sonra yapılan bu tarz filmler için kesinlikle esin kaynağıdır. Alfred Hitchcock gerçekten müthiş bir yönetmen!