Öldürme Eylemi

1965 yılında Endonezyada CIA baskısıyla seçilmiş kominist partisini askeri darbeyle indirilmesi ve iki yıl süre boyunca süren sıkı yönetimde bir milyondan fazla insanın katledilmesini direk o dönemin paralı askerleri ve mafyasının gözünden anlatan kan donduan bir belgesel. Hani biz ülkemize 3. dünya ülkesi diyoruzya asıl üçüncü dünya ülkesi buraları adam utanmadan arlanmadan fazla kan çıkmadan nasıl insan öldürülür bunu anlatıyor. Bir diğeri Koministlerin söylediklerini gazetelerde nasıl çarptırıp halkı ganyana getirdiklerini anlatıyor ki ben hiçkimseyi öldürmedim gerekte yoktu adamlarım vardı, tek göz işaretiyle istediğim kişi öldürülürdü diyor. Bir başkası ise biz nazilerin yaptıklarını örnek aldık siz onları Tv den izlediniz ben direk uyguladım diye gururla anlatıyor. Yaşanan olayları direk göstersen insanın nutku böyle tutulmaz, nasıl bir caniliktir, nasıl bir cahilliktir anlamak mümkün değil. Bide neymiş Tanrının suretinden yaratılmışız, İnsan dediğin evrimini tamamlayamamış aşağlık bir hayvandan başka bir şey olmadığının kanıtıdır bu belgesel.

film desen film değil,belgesel desen o da değil.hareketli bir kamerayla birşeyler çekmişler ama ne yaptıklarını da bilmiyorlar.anlatmak istedikleri konu farklı,gerçek ama anlatamamışlar.çok sıkıcı.ne göze ne de kulağa hitap eden bir yapım.saçma sapan bir şey çıkmış ortaya.sıkılmadan izlemek büyük başarı bu yapım için.

1965'te Endonezya hükümeti ordu tarafından devriliyor, olay akabinde bir milyonu geçkin komünist devlet ve ordu eliyle paramiliter gruplar ve gangsterler tarafından katlediliyor. Gelelim belgeselin can alıcı noktasına... Belgeselde infazcılar kendi yaptıkları kıyımları yine kendilerinin oynadığı bir dönem filmi kıvamında tekrar canlandırıyorlar. Yarı kurgu, yarı gerçek o dönemde olan herşey o dönemin başrol oyuncuları (katilleri) tarafından tekrar canlandırılıyor, çekiliyor. İnsanları hangi skillerle öldürdükleri, evlerini yaktıkları, tecavüz ettikleri... Bana kalırsa işin en ilginci bu insanların yüzlerce masum insanı katlettikten sonra nasıl hala yargılanmadıkları ve hatta 'yaptıklarımızı dünyaya duyurmalıyız' kafalarına girip bu belgesele konu olmalarıdır. Bize de koltuğa yapışıp, hayatı sorgulaması düşüyor. İyi seyirler..